GÜNDEM


More

Sözcü Haber

Unknown on : 7 Ocak 2017 Cumartesi 0 YORUMLAR
Unknown
ETİKETLER :

Sözcü Haber


KEMALİST ÇİZGİ: "Etki Ajanlığı", Sendikacılık ve Eğitim Bir Sen

Posted: 06 Jan 2017 01:42 PM PST

KEMALİST ÇİZGİ: "Etki Ajanlığı", Sendikacılık ve Eğitim Bir Sen: Nedir "Etki Ajanlığı" ya da "Nüfuz Casusluğu"? Emperyalist yayılmacı güçlerin egemenlik kurmayı hedeflediği ülkelerde devşir...

Hüsnü Mahalli tutuksuz yargılanmalı

Posted: 06 Jan 2017 08:30 AM PST


Hüsnü Mahalli'nin avukatı Aydoğan, "Serbest kalırsa da, delilleri yok edebilirmiş! Delil ne? Yazılar, konuşmalar… Onlar zaten yazıldı ve konuşuldu" dedi.

Gazeteci Hüsnü Mahalli televizyon programındaki yorumları ve Twitter paylaşımlarıyla devlet büyüklerine hakaret ettiği gerekçesiyle 15 Aralık günü tutuklandı. Nörolojik MS hastalığından ve birtakım sağlık problemlerinden de dolayı Cerrahapaşa Tıp Fakultesi'nde yatan 67 yaşındaki gazeteci Mahalli'nin avukatı Turan Aydoğan BirGün'den Zeynep Yüncüler'e konuştu. 
Tutuksuz yargılanmalı

Bir hukukçu olarak gazeteci Mahalli'nin soruşturmasını hukuki açıdan anlatmakta zorlandığını belirten belirten Av. Aydoğan, "Benim hukuk formasyonum bu kadar hukuki dayanağı zayıf olan kararları açıklamaya yönelik değil eleştiriye yöneliktir. Süreç bunu gerektiriyor" dedi. Ortada bir suç olmadığını belirten Av. Aydoğan şöyle konuştu: "işlenmiş olduğu iddia edilen Cumhurbaşkanına hakaret ve Bakanlar Kurulu'na hakaret bir gazeteci için tutuklama nedeni olacak suç tipi değil.
Tutuklama değil, tutuksuz yargılanmayla oluşturulabilecek yargılama süreci olur. Savcının önüne çıktığımızda suçlama buysa sizin bu soruşturmayı yapabilmeniz için Adalet Bakanlığı'ndan izin almanız gerekiyordu dedik. Ki haberleri de yokmuş. Savcı soruşturmayı öncelikli olarak 301'den açtı, ancak daha sonra bir el yazısıyla tutuklamanın TCK 299 ve 125'ten gerçekleştiğini belirtti. Bu maddelerden dünyaca ünlü bir gazeteciyi tutukluyorsan o zaman sisteminizde bir sorun vardır. Hüsnü Mahalli'nin yazdıkları tamamen basın özgürlüğü çerçevesinde ve bir aydın sorumluluğu içerisinde tarif edilebilir."

Ayrıca mahkemenin, gazeteci Mahalli'nin serbest kalacağı durumda delilleri yok edeceğinin hiçbir hukuki karşılığı olmadığını belirten Av. Aydoğan, " Delil ne? Yazılar, konuşmalar… Onlar zaten yazıldı ve konuşuldu. Niye evinde arama yaptınız. Bu gerekçeler içerisinde bir de mağdurların baskı altına alınacağından bahsediyor mahkeme. Şimdi mağdurları kim bu suçların. Başbakan, Bakanlar, Cumhurbaşkanı. Bu ülkede bunları baskı altına alacak kimler var" dedi.

Eleştirdi hakaret etmedi

Süreci daha çok sosyolojik ve siyasal olarak değerlendirdiğini ifade eden Av. Aydoğan şöyle devam etti: "Suriye ile masaya oturuldu. Rusya ile masaya oturuldu. Kısmen İran'ın dahil olduğu uzlaşma süreci oluşturuluyor. Yani Hüsnü Mahalli'nin 2012 yılından sonra ısrarla eleştirdiği konular görev edinilmiş. Niçin Hüsnü Mahalli içeride? Bunun cevabı olması gerekiyor. Ortadoğu'da akan kan dursun dediği için mi hapiste, terör gruplarının davranışlarını eleştirdiği için mi yargılanıyor? O suç olarak görülen yazılardan çıkan anlam, 'savaşı devam ettirirseniz, bölgedeki dinamiklerlerle iç içe hale gelirseniz mezhepsel çatışmalara neden olursunuz. Bu bölgede kan dökülmesine neden olmayın. Kan dökenlerin karşısında durun. Bunlar orada rahat hareket edemesinler."

Şehit polisin adı, İzmir'in en güzel parkında yaşayacak

Posted: 06 Jan 2017 07:30 AM PST



İzmir Adliyesi'ne düzenlenen hain saldırıyı önlemek için canını feda eden şehit polis memuru Fethi Sekin'in ismi, İzmir Büyükşehir Belediyesi'nin Bayraklı'da 40 dönüm alan üzerine kurduğu Park İzmir'e verilecek. Büyükşehir Belediye Başkanı CHP'li Aziz Kocaoğlu, aynı parkta Sekin'in heykelini de yapacaklarını açıkladı.

5 Ocak 2016 günü İzmir Adliyesi önüne bomba yüklü araçla gelen teröristlerin C Kapısı ile hakim ve savcı araçlarına ayrılan otoparka girme teşebbüsünü önlemek için canını ortaya koyan ve teröristlerle çatışmaya girerek olası bir katliamı önleyen polis memuru Fethi Sekin, şehit düştüğü yerin yakınında ölümsüzleşecek. İzmir Büyükşehir Belediyesi, bu hafta sonu açılacağını duyurduğu, ancak yaşanan elim olay nedeniyle açılış törenini ertelediği kentin en nitelikli yeşil alan düzenlemesini içeren Park İzmir'e şehidinin adını verecek.

PARK ADLİYE BİNASINA DA YAKIN

CHP'li İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Aziz Kocaoğlu, kendini feda ederek İzmir'i büyük bir felaketten kurtaran kahraman polis memuru Fethi Sekin'in anısı önünde saygıyla eğildiklerini belirterek, "Bizi bölemeyecekler. Bizi yıkamayacaklar. Ülkesi ve milleti uğruna canını hiçe sayan Fethi Sekinler var olduğu müddetçe birlik ve beraberliğimizi bozamayacaklar. İzmirliler olarak ona olan borcumuzu ödeyemeyiz ama anısını yaşatmayı da kutsal bir görev olarak biliyoruz. Bu nedenle şu an açılışa hazır haldeki, sadece İzmir'in değil, Türkiye'nin de en güzel yeşil alan düzenlemelerinden biri olan Park İzmir'e onun adını vermeyi uygun bulduk. Yaklaşık 40 dönümlük park alanı, kahraman polisimizin şehit düştüğü Adliye binasına çok yakın. Burada şehidimizin motosikletli bir heykelini de dikeceğiz" diye konuştu.

AÇILIŞ TÖRENİ ÖNÜMÜZDEKİ GÜNLERDE
İzmir Büyükşehir Belediyesi, Bayraklı Mansuroğlu Mahallesi'nde modern ve yenilikçi bir anlayışla tasarlanan 'Park İzmir'in, bu hafta sonu açılacağını duyurmuştu. Saldırı sonrası açılış töreni ertelenen Park İzmir, acı olayın yaşandığı İzmir Adliyesi'nin yakınında yer alıyor. Büyükşehir Belediyesi'nin yaklaşık 10 milyon liraya mal ettiği, 4 etap halinde projelendiren parkın içerisinde 'Park İzmir', 'Park İzmir Kaykay', 'Park İzmir Çocuk' ve 'Park İzmir Çamlık' bölümleri bulunuyor. Park İzmir'in, 7'den 70'e her yaş grubuna uygun aktivite alanları, çocuk oyun ve spor alanları ve yeşil alan düzenlemeleriyle bölgede yaşayanların hem dinlenme, hem eğlenme hem de spor yapma ihtiyaçlarına cevap vermesi bekleniyor. İzmir'in yeni parkı, yapılan ışık düzenlemeleri ile geceleri de ayrı bir görünüme bürünüyor.

Torun bakan büyükannelere 1555 TL maaş

Posted: 06 Jan 2017 07:00 AM PST


Sigortalı bakıcı istihdam eden annelere sağlanan aylık 1555 lira desteğin büyükannelere de verilmesi bekleniyor.

Çalışan annelere yarı zamanlı iş imkanı ve bakıcı desteğinin ardından, son olarak torun bakan büyükannelere maaş müjdesi verildi. Türkiye genelinde torununa bakan milyonlarca kişiyi ilgilendiren düzenlemeye göre desteğin ilk etapta 3 yaşına kadar torunlarına bakanlara sağlanacağı açıklandı.

YAYGINLAŞTIRILACAK

Öncelikle aralarında İzmir ve Bursa'nın olduğu 3 pilot ilde uygulamaya girecek düzenleme, 6 aylık denemenin ardından yaygınlaştırılacak. 3'üncü pilot ilin İstanbul veya Antalya olması beklenirken; asıl soru büyükannelerin ne kadar maaş alacağı oldu.

'Evde Çocuk Bakım Hizmetleri Yoluyla Kayıtlı Kadın İstihdamının Desteklenmesi Projesi', alınacak maaş konusunda ipuçları verdi. İzmir, Bursa, Antalya, İstanbul ve Ankara'da pilot uygulaması yapılan projede, 0-2 yaş arası çocuk sahibi çalışan annelere, sigortalı çocuk bakıcısı istihdam etmeleri halinde aylık 416 euro destek sağlanıyor. Büyükanne desteğinin de aynı doğrultuda olması bekleniyor. Yani torunlarına bakan büyükannelere aylık bin 555 lira (416 euro) ödeme yapılması öngörülüyor.

BAKAN AÇIKLADI
Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Mehmet Müezzinoğlu, projenin altyapısını oluşturduklarını belirterek, "Büyükannelere bebek bakım desteği çalışması olgunlaştı. Aile seçimleri yapılacak. Belirli kriterler arayacağız. Örneğin; 'ilk etapta bin aile' denilecek, izlenecek, ona göre yaygınlaştırılacak. Öncelikle 3 yaşına kadar destek öngörüyoruz" açıklamasını yapmıştı.

Öztürk, anayasa değişikliklerine ilişkin, "Bazen içimize sinmeyen şeyleri de yapmak zorunda kalıyoruz"

Posted: 06 Jan 2017 06:30 AM PST


MHP'li Öztürk, anayasa değişikliklerine ilişkin, "Bazen içimize sinmeyen şeyleri de yapmak zorunda kalıyoruz" diye yanıt verdi.

MHP Genel Başkan Yardımcısı Oktay Öztürk, anayasa taslağında yapılan değişikliklere ilişkin 'Bu değişiklikler içinize sindi mi?' sorusuna "Bazen zaruretler hasıl olduğu vakit içimize sinmeyen şeyleri de yapmak zorunda kalıyoruz" diye yanıt verdi.

MHP Genel Başkan Yardımcısı ve Mersin Milletvekili Öztürk, parlamentoda düzenlediği basın toplantısında, gazetecilerin gündeme ilişkin sorularını yanıtladı. Oktay Öztürk, AK Parti içinde anayasa oylamasında, MHP'ye yönelik güvensizlik duyulduğu iddialarıyla ilgili "MHP'ye güvensizlik noktasında düşüncelerinin olması için kendilerinin çok güven içinde olmaları gerekir. Kendi bilecekleri iş. MHP'nin dünü de bugünü de ortada. Kimsenin güvenine ihtiyacı yoktur" diye konuştu.

"İHTİYACA CEVAP VERECEK BİR ADIMI ATMAK GEREKİYOR"

Anayasa değişikliği oylamasının 330'un altında kalması durumunda, erken seçim iddialarının gündeme geleceğinin söylenmesi üzerine MHP'li Oktay Öztürk, "Her şey olabilir. Belki bu atraksiyonlar olmasaydı da kafalarında erken seçim vardı. Atılan adımlarla erken seçim ertelenmiş oldu. Bunlar Türk siyasetinde her zaman konuşulan konular. Olanlar içinde olabilecekleri yorumlamaya çalışıyoruz" diye konuştu.

Anayasa taslağında yapılan değişikliklere ilişkin 'Bu değişiklikler içinize sindi mi?' sorusunu ise MHP'li Öztürk, şöyle yanıtladı:

"Bazen zaruretler hasıl olduğu vakit içimize sinmeyen şeyleri de yapmak zorunda kalıyoruz,. Zaruret nedir; memleketin içerisinde bulunduğu durum. Bunu tırnak içine alayım. Bizim açımızdan bir sıkıntımız yok. MHP başındaki lideriyle bugünlerini dünden görerek hazırlayan partidir. Yarını bugünden bakarak öngörebilen yeteneğinden düşüncelerinden ortaya koyar. 28 Avrupa ülkesi 15 Temmuz'da neredeyse darbeciler niye başarılı olmadınız diye bulsalar onları yargılayacaklar. Her gün neredeyse bir felaket haberi ortaya çıkacak diye hepimiz bakıyoruz,. Bu şartlar altında en mükemmeli biz de isteriz ama bazen en mükemmeli bulmak yerine ihtiyaca cevap verecek bir adımı atmak gerekiyor."

Demirtaş, "Hukuk bu ülkede bana ayrı, Devlet Bahçeli'ye ayrı işlemektedir"

Posted: 06 Jan 2017 06:00 AM PST


HDP Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaş, "Hukuk bu ülkede bana ayrı, Devlet Bahçeli'ye ayrı işlemektedir" dedi.

HDP Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaş, tutuklu bulunduğu Edirne E Tipi Cezaevi'nde, Diyarbakır Cumhuriyet Başsavcılığı'nca hakkında yürütülen 'Cumhurbaşkanı'na hakaret' soruşturması kapsamında, Ses ve Görüntülü Bilişim Sistemi (SEGBİS) ile ifade verdi. Konuşmalarında hakaret unsuru olmadığını, barış mesajları verdiğini kaydeden Demirtaş, "Ben PKK'nın ne yöneticisi, ne üyesi, ne sözcüsü, ne de sempatizanıyım" dedi.

HDP Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaş, 9 Eylül 2015 tarihinde Diyarbakır'da yaptığı konuşmada "Akan kanla ilgili HDP'nin zerre-i miskal siyasi sorumluluğu yoktur. Siyasi kararı alan Cumhurbaşkanı ve Başbakan ikilisidir" dediği için hakkında açılan, 'Cumhurbaşkanı'na hakaret' soruşturmasında ifade verdi. Soruşturmayı yürüten savcıya SEGBİS sistemi ile dün ifade veren Demirtaş, konuşmasında tek bir hakaret cümlesi olmadığını, konuşmanın bir siyasi partinin Eş Genel Başkanı olarak, başka bir siyasi partiye yönelik eleştiri ve mesajlardan ibaret olduğunu kaydetti.

ETNİK ÇATIŞMA ÇIKARMAK İSTEDİLER

Konuşmayı yaptığı dönemde 400'den fazla parti binası ve Genel Merkezin kendisine 'Türk milliyetçisi' diyen kesimlerce yakılıp yıkıldığını belirten Demirtaş, "Hatta partimizle ilgili olmadığı halde, yalnızca Kürt olduğu için bir çok insanın evi, iş yeri, mevsimlik işçilerin çalıştıkları ve kaldıkları yerler ateşe verildi. O yüzden konuşma metninden görüleceği üzere, Kürt adına ne varsa, Kürt'e benzeyen ne varsa saldırarak etnik çatışma çıkarmayı amaçladıklarını ifade ettim" dedi.
Cumhurbaşkanı ve Başbakan'ın HDP'yi hedef gösteren açıklamalarının savcılık tarafından tespit edilmesini istediğini belirten Demirtaş, "Benim eleştirdiğim, Cumhurbaşkanı ve Başbakan'ın HDP'yi hedef gösteren konuşmalarıdır. Konuşmalarımın tamamı incelendiğinde, tümüyle ifade ve fikir özgürlüğü kapsamında olduğu zerre kadar şüphe götürmez, tümüyle barış çağrısı içerdiği çok net anlaşılmaktadır. 'Çözüm süreci bitmiştir, bundan sonra çözüm yoktur' diyen siyasetçilerin tespit edilmesini talep ediyorum. Bunlar tespit edilmelidir ki, çözüm sürecinin bitmesine ve şiddet ortamının oluşmasına neden olan siyasetçiler belirlenebilsin" dedi.

O dönemde bazı basın yayın organlarının, PKK'nın yaptığı bazı saldırılardan doğrudan kendisini sorumlu tuttuğunu da ifadesinde belirten Demirtaş, "Ben PKK'nın ne yöneticisi, ne üyesi, ne sözcüsü, ne de sempatizanıyım. Ben HDP Eş Genel Başkanıyım, bütün şiddet ve savaş araçlarını eleştiriyorum ve politikalarına karşı çıkıyorum" dedi.

"HUKUK BANA AYRI, DEVLET BAHÇELİ'YE AYRI İŞLİYOR"

Bir siyasi parti olarak hükümetin karar ve eylemlerini eleştirmek ve denetlemekle yükümlü olduklarını belirten HDP Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaş, ifadesinde şöyle dedi:
"Cumhurbaşkanı, kendisini aktif bir siyasetçi olarak görmektedir. Cumhurbaşkanı sıfatıyla 7 Haziran seçimleri öncesi 37 ilde seçim mitingi yapmıştır. Mitinglerde seçmenleri oy vermeleri gereken partiye yönlendirmiş ve AKP'yi işaret etmiştir. Bu tarz siyaset yapan bir şahsiyetin eleştiriyi göze alması gerekir. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, bir önceki Cumhurbaşkanı Abdullah Gül gibi siyaset üstü kalamamıştır. Bir siyasi partinin genel başkanı gibi hareket etmiştir. Biz de bunun üzerine kendisini muhatap kabul ederek, Cumhurbaşkanı'ndan ziyade siyasi parti genel başkanı gibi eleştirilerimizi sunduk. Kendisi benim hakkımda hakaret içerici bir çok beyanda bulunmuştur. Buna rağmen biz sarf edilen sözleri siyasi atmosferin gerekliliği olarak kabul ettik. Zaten bana yönelik sarf edilen sözlerden dolayı suç duyurusunda bulunmuş olsam bile, yasal mevzuat gereği Cumhurbaşkanları vatana ihanet dışında herhangi bir suçtan yargılanmamaktadır. Dolayısıyla kendisinin bulunduğu konum ile bizim bulunduğumuz konum arasında hukuki koruma yönünden çok büyük farklılıklar vardır. Dolayısıyla eleştirilerimizin bu çerçevede değerlendirilmesini talep ediyoruz. Soruşturmalar politik siyasi kimliğim nedeniyle açılmıştır.

Devlet Bahçeli'nin Cumhurbaşkanı'na yönelik 'hırsız' ve benzeri sözler sarf ettiği sadece 2015 yılında 15 ayrı konuşma mevcuttur ve bu konuşmalarla ilgili fezleke düzenlenmemiştir. Hukuk bu ülkede bana ayrı, Devlet Bahçeli'ye ayrı işlemektedir. Şu anda ifademi size yaklaşık bin 700 kilometreden, yüksek güvenlikli cezaevinden veriyorum. Bu, yargının herkes için eşit olmadığının göstergesidir" dedi.

İfade vermeden önce avukatları ile savunmaya ilişkin bir görüşme yaptığını kaydeden Demirtaş, "Avukatlarım soruşturmayla ilgili bana bilgi verdi. Ama bu görüşme savcılığın talebi ve Sulh Ceza Hakimliği kararıyla kayıt altına alındı. Ayrıca görevli huzurunda gerçekleşti. Oysa ki, hakimliğin kararı bu dosyayı kapsamamaktadır. Benim hakkımda 100'e yakın bu tarz soruşturma vardır. Avukatlarım ile yaptığım görüşmeler hakimlik kararıyla dinlenmektedir. Oysa karar sadece bir dosyaya ilişkindir, bu da adil yargılanma ilkesine net olarak aykırıdır"diye konuştu.

İşte Gökçek'in unuttuğu Fetullah tweeti

Posted: 06 Jan 2017 05:30 AM PST


Gökçek, Fethullah Gülen'le ilgili yazdığı tweetleri silerken bir tweetini, "Fethullah" ismini yanlış yazdığı için silmeyi unuttu.

Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı AKP'li Melih Gökçek, bir dönem çok sevdiği Fethullah Gülen'le ilgili attığı tweetler sildi. Ancak Gökçek'in gözünden bir tweeti kaçtı.

"Fethullah"ı yanlış yazdığı için gözünden kaçtığı düşünülen tweette Gökçek, ABD'de Gülen'in evinin önünde protesto yapıldığını ve sadece 4 polisin orada olduğunu yazıyor.

İşte Gökçek'in silmediği o tweet:




Şehit Fethi Sekin'in adı ilkokula verildi

Posted: 06 Jan 2017 05:19 AM PST


Dün İzmir'de teröristlerin gerçekleştirmeye çalıştığı katliamı büyük bir kahramanlıkla önleyen şehit polis Fethi Sekin'in adı Bayraklı'daki Merkez İlkokuluna verildi. Teröristlerin şehit ettiği adliye çalışanı Musa Can'ın ismi de aynı ilçedeki Yeşilçam İlkokulu'na verildi.

İzmir'deki terör saldırısında şehit olan polis memuru Fethi Sekin ile adliye çalışanı Musa Can'ın isimleri okullarda yaşatılacak.

İzmir Milli Eğitim Müdürlüğünden yapılan açıklamaya göre, Bayraklı'daki Merkez İlkokulunun ismi Şehit Polis Fethi Sekin İlkokulu, Bornova'daki Yeşilçam İlkokulunun ismi ise Şehit Katip Musa Can İlkokulu olarak değiştirildi.

Açıklamada İl Milli Eğitim Müdürü Ömer Yahşi'nin şu ifadelerine yer verildi:
"Nasıl ki 15 Temmuz hain terör saldırısında Ömer Halisdemir kahramanca mücadele ederek tüm ülkenin geleceğini değiştirdiyse, üzülerek yaşadığımız İzmir Adliyesine yapılan hain terör saldırısında kahraman şehit polisimizin onurlu mücadelesi olmasaydı çok büyük kayıplarla karşı karşıya kalabilecektik. Canını siper ederek birçok insanın canını kurtaran şehit polisimiz Fethi Sekin gibi kahramanlar olduğu sürece milletimiz için hedeflenen kötü niyetler hiçbir zaman gerçekleşmeyecektir. Şehitlerimizin emaneti olan çocuklarımıza elimizden gelen desteği ve yardımı yapmaya hazırız. Şehitlerimizin emanetlerine en iyi şekilde sahip çıkılacağına milletimizin şüphesi olmasın."

İzmir'de çatışma arasında bulunan Jandarma aracında silahsız er varmış

Posted: 06 Jan 2017 05:17 AM PST


Adliye girişinde teröristlerin patlattığı aracın yakınında Bornova İlçe Jandarma Komutanlığı'na ait bir araç daha olduğu ve bu araçtaki Uzman Çavuş H. Y.'nin teröristle çatıştığı da kaydedildi.

İzmir Adliyesi'ne yönelik terör saldırısı esnasında jandarmanın da teröristlerle çatıştığı ve ateş eden bir polisin mermisinin bitmesi üzerine uzman çavuşun, polise kendi silahını verdiği ortaya çıktı.

ARAÇTA SİLAHSIZ ER VARMIŞ

Çatışma sonrası sosyal medyada yayınlanan şehit polis memuru Fethi Sekin'e ateş eden teröristlerin gizlendiği askeri araç içerisinde asker bulunmasına ve kapısının kısa süre açılıp kapanmasına rağmen 'Asker neden ateş etmedi?' yönündeki sorular üzerine polis ve jandarma konuyla ilgili araştırma yaptı. Araştırmada, şehit polis memurunun teröristi öldürdüğü yerde bulunan araçta bir er olduğu, bu erin de silahlı olmadığı tespit edildi. Araca ateş edilmesi sırasında erin kapıyı açıp çıkmak istediği ancak silahı olmadığı için tekrar içeri girdiği belirlendi.

JANDARMA SİLAHINI VERDİ

Adliye girişinde teröristlerin patlattığı aracın yakınında Bornova İlçe Jandarma Komutanlığı'na ait bir araç daha olduğu ve bu araçtaki Uzman Çavuş H. Y.'nin teröristle çatıştığı da kaydedildi. Polise ifade veren ve teröristi öldüren ikinci polisin de hayatını kurtaran Y., olay anını şöyle anlattı: "FETÖ soruşturması için sanık getirmiştik ve ben araçta bekliyordum. 50 metre ileride bombalı aracın patladığını fark ettim. İçinde bulunduğum aracın da camı patladı. Bulunduğum araca ateş edilmesinden dolayı silahımı alarak dışarı çıktım, siper aldım. O sırada esmer ve eldivenli terörist olduğunu sonradan gördüğüm kişiye ateş ettim. Aracın diğer tarafından sivil bir polis memurunun da aynı kişiye ateş ettiğini ve trafik polisinin de o anda geri gelirken vurulduğunu gördüm. Yerde siper almış bir şekilde yatan sivil polis memurunun mermisinin bittiğini gördüm. Polis memuru benden silahımı istedi. Ben sağlam ve korunaklı durumda olduğumdan dolayı silahı polise verdim. Onun silahını da ben aldım. Sonra çatışmanın bittiğini anladım" dedi.

HAYATIMI KURTARDI

Olaydan sonra polis memurunun Uzman Çavuş Y.'ye silahını geri verdiği ve "Teşekkür ederim, benim ve diğer arkadaşlarımın hayatını kurtardın" diyerek sarıldıkları da ortaya çıktı. Öldürülen teröristlerin birinin MP35 silahından çıkan mermiden öldüğü de tespit edildi.


Ahmet Şık’a cezaevinde işkence

Posted: 06 Jan 2017 03:30 AM PST


Ahmet Şık'a tutuklandıktan sonra götürüldüğü Metris Cezaevi'nde üç gün su verilmediği öğrenildi.

Haberleri ve Twitter paylaşımları nedeniyle bir haftadır tutuklu olan Ahmet Şık, 5 yıl sonra sevk edildiği Silivri Cezaevi'nde, tecrit eziyetiyle karşı karşıya. Şık'a, Metris Cezaevi'nde ise üç gün boyunca su verilmediği öğrenildi. Şık'ın tutuklandıktan sonra ilk kez Silivri Cezaevi'nde su içtiği belirtildi.

İstanbul 8. Sulh Ceza Hâkimliği, 30 Aralık 2016'da, Şık hakkında "FETÖ/PDY ve PKK" propagandasını yaptığı iddiasıyla tutuklama kararı verdi. Şık tutuklandıktan sonra Metris Cezaevi'ne götürüldü. Metris'te, avukatı Can Atalay ile "ses kaydı" yapılamadığı için görüştürülmedi. Şık, 3 Ocak'ta, Oda TV soruşturması kapsamında 375 gün tutulduğu Silivri Cezaevi'ne sevk edildi.
Silivri 9 No'lu Cezaevi'nde tutulan Şık, dün üç avukatıyla görüştü. Avukatları Ahmet Şık'ın cezaevi koşullarını anlattı: "Metris Cezaevi'nde tecritte tutulmuş. Hücrede yalnızca yatak varmış. 3 gün boyunca 'kantin kapalı' denilerek su verilmemiş. Tecrit uygulaması Silivri Cezaevi'nde de sürüyor. Hücresinde televizyon ve radyo yok. Gazete ve kitap verilmemiş. Ahmet'in 39 kişinin yaşamını yitirdiği Reina katliamından haberi yoktu. Gardiyanlardan patlama gibi bir şey duymuş ancak ne olduğunu anlamamış. Dışarıyı merak ediyor. 'Neler oluyor dışarıda' diye soruyor. İlk başta kalem ve kâğıt da verilmemiş. Cumhuriyet tutuklularıyla kalmak için dilekçe yazacağını belirttikten sonra bu ihtiyaçları giderilmiş. Hücresinde bol bol yürüyor. Morali iyi."

Bakanlık uyardı! Grip vakalarında artış

Posted: 06 Jan 2017 03:00 AM PST


Her üç kişiden biri grip
Havaların soğumasıyla birlikte grip vakalarında da artış yaşandı. Sağlık Bakanlığı, 17 ildeki 180 aile hekiminden aldığı hasta numunelerini analiz etti. Numunelerin yüzde 34.6'sında grip tespit edildi. Bakanlık grup vakalarda artış yaşanacağı uyarısı yaparak risk gruplarının aş yaptırması çağrısı yaptı. Uzmanlar, bol sıvı tüketmeyi ve istirahat etmeyi öneriyor.

Başta İstanbul olmak üzere yurdun pek çok bölgesindeki hastanelerin acil servislerinde yoğunluk yaşanıyor. Yoğunluğun soğuk havanın etkili olması nedeniyle yaşanan grip salgınlarından kaynaklandığı belirtildi. sağlık Bakanlığı ise Türkiye'de grip vakalarını izlemek için numune analizlerine devam ediyor. 19-25 Aralık tarihleri arasında farklı bölgelerdeki 180 aile hekiminden alınan numuneler Türkiye Halk Sağlığı Kurumu Viroloji Laboratuvarı, İstanbul Üniversitesi Tıp Fakültesi Viroloji Laboratuvarı, Samsun Halk Sağlığı Laboratuvarı, Erzurum Halk Sağlığı Laboratuvarı, Adana Halk Sağlığı Laboratuvarı, İzmir Halk Sağlığı Laboratuvarı ve İstanbul Halk Sağlığı Laboratuvarı'nda analiz edildi.Numunelerin yüzde 34.6'sında grip tespit edildi. 2016 yılında alınan bin 202 numunenin yüzde 8.4'ünde pozitiflik tespit edildi.

Tüm numunelerin 87'sinde influenza A (H3N2), 12'sinde influenza B, 2'sinde de influenza A virüsü görüldü. 19-25 Aralık'ta a 136 numunenin 47'sinde virüs saptandı.Numunelerin 40'ı influenza A (H3N2), 7'sinin influenza B virüsü olduğu kayıtlara geçti. Rakamlara bakıldığında grip virüsü bu ay zirve yaptı.5-11 Aralık tarihleri arasında numunelerdeki pozitiflik yüzde 13.8, 12-18 Aralık tarihleri arasında ise yüzde 21.9 olarak tespit edildi.

'MUTLAKA AŞI YAPTIRIN'

Grip Bilim Kurulu Üyesi Prof. Dr. Mehmet Ceyhan, "Şu an olağan süreci yaşıyoruz. Bu sene havalar erken soğuduğu için grip vakalarının maksimuma ulaşma süresi de erken olacak. Vakalarda artış yaşanacak. Virüsleri ilkbahar aylarına kadar görmeye devam edeceğiz. Risk gruplarının mutlaka aşılanması gerekir. Zamanın önemi yok. Ne zaman yaptırırlarsa 6 ay süreyle korur. Şu an görülen virüs tipleri, aşının önleyebildiği tipler. Bir de gün içinde mutlaka 4-5 kere elleri bol sabun ve suyla yıkamak çok önemli" dedi.

Vine kapanıyor 17 Ocak itibariyle uygulama çalışmayacak

Posted: 06 Jan 2017 02:00 AM PST


Yıllarca milyonlarca kısa videoya ev sahipliği yapan ve kendi fenomenlerini yaratan Vine'ın son kullanma tarihi belli oldu. 17 Ocak itibariyle artık bu uygulama çalışmayacak; sadece web üzerinden erişim sağlanabilecek.

Twitter, içerik üreten popüler Vine fenomenlerine maaş ödemeyi kabul etmeyince bütün kullanıcılarını kaybeden Vine, 2016 sonunda yenilgiyi kabul edip yeni videolara sistemi kapatmıştı. Sadece eski videoların izlenebildiği Vine uygulaması şimdi tamamen kapanmak üzere hazırlık yapıyor.

17 OCAK'TAN SONRA VINE UYGULAMASI YOK

Twitter'ın Vine'ın şalterini indireceği tarih ise 17 Ocak olarak açıklandı. 17 Ocak'tan itibaren artık Vine uygulaması üzerinden videolara erişmek mümkün olmayacak. Ancak Vine'ın web sitesi erişilir olmaya devam edecek. Eski videoları izlemek isteyenler web sayfasını kullanabilecekler.

shifttdelete'in haberine göre Vine hayatına bir kamera uygulaması olarak devam edecek ve uygulamayı kullananlar, Twitter'a doğrudan video göndermek gibi pratik seçeneklere sahip olacaklar.

Adil Öksüz'den sonraki ikinci isim Burhan kod adlı 'Karadeniz Üniversiteleri imamı' Metin Ayar

Posted: 06 Jan 2017 01:30 AM PST


FETÖ yapılanmasında kayıplara karışan TSK imamı Adil Öksüz'den sonraki ikinci ismin Burhan" kod adlı 'Karadeniz Üniversiteleri imamı' Metin Ayar olduğu ortaya çıktı.

FETÖ'nün yapılanmasında Adil Öksüz'den sonraki iki numaranın kim olduğu belirlendi. Darbenin Adil Öksüz'den sonra iki numaralı sivil ismi olduğu değerlendirilen FETÖ'nün "Burhan" kod adlı 'Karadeniz Üniversiteleri imamı' Metin Ayar'ın Samsun Ondokuz Mayıs Üniversitesi'ni merkez üs olarak kullandığı, aynı Öksüz gibi 12 Temmuz'da yabancı bir ülkenin pasaportuyla İstanbul'a indiği, darbe girişimi başarısız olunca Öksüz gibi sırra kadem bastığı öğrenildi.

POMEM'de eğitim süresi kısaldı

Posted: 06 Jan 2017 01:00 AM PST


İçişleri Bakanlığı tarafından POMEM Eğitim-Öğretim Yönetmeliği'nde eğitim süresinin 6 aydan 4 aya indirilmesini içeren yönetmelik değişikliği Resmi Gazete'de yayımlandı.

İçişleri Bakanlığı tarafından Polis Meslek Eğitim Merkezleri (POMEM) Eğitim-Öğretim Yönetmeliği'nde eğitim süresinin 6 aydan 4 aya indirilmesini içeren yönetmelik değişikliği Resmi Gazete'de yayımlandı.

Buna göre, yönetmeliğin 6'ncı maddesinin birinci fıkrasında geçen "POMEM'lerde 6 aydan az olmamak üzere mesleki eğitim verilir." ifadesi, "POMEM'lerde 4 aydan az olmamak üzere mesleki eğitim verilir." olarak değiştirildi.

Yönetmeliğin 7'nci maddesinde yapılan değişiklikte ise "POMEM'lerde eğitim-öğretim süresi mezun olma esası ile en az 6 aydır." ifadesindeki "6 ay" ibaresi de "4 ay" olarak düzenlendi.
Ayrıca yönetmeliğe eklenen geçici madde ile halen eğitim-öğretime devam eden öğrenciler için de bu yönetmelik hükümlerinin uygulanacağı belirtildi.

IŞİD'in koordinatları veriliyor ABD savaş uçakları vurmuyor!

Posted: 06 Jan 2017 12:30 AM PST


Dışişleri Bakanı Çavuşoğlu, Rakka'dan El Bab'a doğru gelen IŞİD teröristlerinin koordinatlarını koalisyona verdiklerini ancak hiçbir saldırı olmadığını söyledi. New York'ta konuşan Çavuşoğlu, "Niye vurmuyorsunuz? Bunu beklemek bizim en doğal hakkımız değil mi? İncirlik'e IŞİD için gelen ülkeler, bu desteği vermeyecekseler burada kalmasının da bir de anlamı yok" dedi.

ABD Savunma Bakanlığı Pentagon ise, "İncirlik'i kullanıyor olmaktan biz de koalisyon da büyük bir memnuniyet duyuyoruz. Bu konuda da Türk yetkililer ile görüşmeye devam edeceğiz. İncirlik'in aynı şekilde kullanılmasına devam edilmesini bekliyor ve umuyoruz" açıklamasını yaptı.

Türkiye ve ABD arasında artan İncirlik geriliminde yeni açıklamalar var. New York'ta Birleşmiş Milletler Genel Sekreteri Antonio Guterres'le görüşen Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu, gazetecilerin sorusu üzerine İncirlik Üssü'nün şu an kapatılmasının gündemde olmadığını söyledi.

Çavuşoğlu, şu açıklamayı yaptı: "NATO çerçevesinde İncirlik üssünde ABD ve müttefiklerimiz var. Gayet iyi de bir işbirliğimiz de oldu. Fakat özellikle DAEŞ'e karşı oluşturulan koalisyon çerçevesinde her ülkenin askeri personeli ve uçaklarının gelmesine müsaade ettik.

Şimdi biz DAEŞ'e karşı önemli bir mücadele veriyoruz. Fakat son zamanlarda koalisyonun hava desteğini görmüyoruz. Madem DAEŞ ile mücadele etmek için bir koalisyon oluşturduk. Türkiye'de fiziki imkanlar sağladık. Peki niye destek vermiyorsunuz? Amaç ne? Ne istiyorsunuz?

Rakka'dan El Bab'a gelen ilave güç olarak gelen DAEŞ unsurları var. O güzergahlarda koordinatlarını veriyoruz niye vurmuyorsunuz? Bunu beklemek bizim en doğal hakkımız değil mi?

Şimdi bunlar olmayınca da bu sefer halkımız da soruyor, madem destek vermeyecekler İncirlik üssünü niye kullanıyorlar. Bu da son derece haklı bir soru ya da sorgulama.

Şu anda İncirlik'in kapatılması gündemde değil. Ama özellikle buraya DAEŞ için gelen bu ülkeler, bu desteği vermeyecekseler burada kalmasının da bir de anlamı yok. Halkımız bana göre haklı. Halkımızın ferasetine biz her zaman inanıyoruz. Sağduyulu bir şekilde sorguluyor. Biz burada şehit veriyoruz. Mücadele veriyoruz. Niye geldin niye destek vermiyorsun? Son derece haklı bir soru."

NATO destek vermeli

Dışişleri Bakanı'na Genel Sekreter Guterres ile randevusunda El Bab'ın gündeme gelip gelmediği soruldu.

Çavuşoğlu, soruyu şöyle yanıtladı: "Bu konunun Birleşmiş Milletler ile bir ilgisi yok. El Bab operasyonu DAEŞ'e karşıdır. Dolayısıyla bugüne kadar tüm Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi kararlarında da gördüğünüz gibi, DAEŞ ve El Nusra gibi terör örgütleri bu anlaşmaların dışında. Bu yüzden ateşkesin de dışında. Bu operasyon DAEŞ'e karşıdır. El Bab burada görüşülecek bir konu değil. Bu bizim yürüttüğümüz, burada koalisyonun, NATO üyelerinin ve diğer ülkelerin destek vermesi gereken bir operasyon. DAEŞ' a karşı koalisyonun içinde olan herkesin destek vermesi gereken bir operasyon. Biz kararlılıkla bu operasyonu yerel güçlerle devam ettireceğiz."

ABD: Devam etmesini umuyoruz

Türk Dışişleri Bakanı'ndan dakikalar önce ise, ABD Savunma Bakanlığı Pentagon İncirlik'teki işbirliğini övdü.

Pentagon sözcüsü Peter Cook, Türkiye ile ABD'nin hem en üst düzey hükümet yetkilileri hem de askeri kanallar vasıtasıyla sürekli olarak iletişim halinde olduğunu açıkladı. Cook ayrıca "Bu noktada söyleyebileceğim Türkiye ile Amerika'nın ortak hedefi Suriye'de ve her yerde IŞİD tehdidini ortadan kaldırmaktır. Bu aşamada El-Bab'taki operasyon da son derece önemlidir" ifadesini kullandı.

Cumhurbaşkanlığı sözcüsü İbrahim Kalın'ın "İncirlik'i kapatıyoruz deme hakkımız her zaman var" ifadelerinin hatırlatılması üzerine de sözcü Cook, "İncirlik'in koalisyon güçlerinin operasyonlarında ne kadar önemli olduğunu söyledim. İncirlik'i kullanıyor olmaktan biz de koalisyon da büyük bir memnuniyet duyuyoruz. Bu konuda da Türk yetkililer ile görüşmeye devam edeceğiz. Biz İncirlik'in aynı şekilde kullanılmasına devam edilmesini bekliyor ve umuyoruz" diye konuştu.

'Öncelik IŞİD...'

Basın brifinginde Türkiye'nin El-Bab'ın ardından Menbic'e doğru ilerleyeceğinin bizzat Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan tarafından açıklandığı ve 'Teröristler burada yuvalanıyor' dediği hatırlatıldı ve Washington'ın bu durumda tavrının ne olacağı da soruldu. Cook soruyu şöyle yanıtladı:

"Bizim Menbic konusundaki tavrımız değişmedi. IŞİD Menbic'ten çıkarıldı ve bu çok önemli bir gelişme. Bu noktaya koalisyon güçlerinin büyük çabası sonucunda ulaşıldı. Biz şu an üzerine odaklanılması gereken konunun IŞİD'in Suriye'nın geri kalanından da temizlenmesi olduğunu düşünüyoruz."

Beyaz Saray: Kapatılması baltalar

Türkiye'nin Rakka'ya olası bir operasyona iştiraki ile ilgili soruya da Cook, "Tüm koalisyon üyesi ülkeler ve Türkiye ile sürekli temas halindeyiz. IŞİD'in bölgeden temizlenmesi adına sürekli adımlar atıyoruz ve işbirliği halindeyiz. Bu konudaki açıklamaları Türk hükümetine bırakmak isterim" sözleriyle yanıt verdi.

Beyaz Saray Sözcüsü Josh Earnest de bir soru üzerine "İncirlik üssünün kapatılması tehdidi hem Türkiye'nin IŞİD'e karşı çabalarına zarar verir hem de bizim ve koalisyonun da bu üsten sağladığımız desteği baltalar" ifadelerini kullandı.

Ankara, son günlerde İncirlik Üssü'nde konuşlu uçakların Fırat Kalkanı Harekâtı'na destek vermemesini yüksek sesle eleştiriyor. Savunma Bakanı Fikri Işık, Çarşamba günü NATO'nun operasyonda rol almamasının düşündürücü olduğunu belirterek üssün sorgulandığını söyledi.

Cumhurbaşkanlığı Sözcüsü İbrahim Kalın ise, dün İncirlik'in kapatılmasının her zaman Türkiye'nin elinde olduğunu açıkladı.

PKK Sincar'dan çekiliyor mu?

Posted: 06 Jan 2017 12:00 AM PST


Irak Kürt Bölgesel Yönetimi (IKBY) Hükümet Sözcüsü Sefin Dizayi,  hükümete yakınlığıyla bilinen Erbil merkezli Rudaw Medya Grubu'na yaptığı  açıklamada, "PKK'nın Sincar'dan çekilmesine ilişkin örgütten olumlu yanıt aldık.  Sadece çekilme mekanizmasını konuşmak kaldı" dedi.

Musul'un Sincar ilçesi Asayiş Sorumlusu Kasım Derbo, birkaç gün önce  AA muhabirine yaptığı açıklamada, terör örgütü PKK'nın Sincar'dan çekileceğini,  PKK'lı teröristlerin şimdiden hazırlık yapmaya başladığını belirtmişti.

Derbo, Sincar'dan, sadece Kandil'den gelen PKK'lılar ile Suriye'den  gelen YPG'lilerin çekileceğini ifade ederek, "Hepsi Türkiyeli ve Suriyeliler. Bu  yüzden bu iki grup Şengal'den çekilecek" ifadesini kullanmıştı.

Cumhurbaşkanlığı Sözcüsü İbrahim Kalın, Sincar ile ilgili, "Bölücü  terör örgütü DEAŞ ile mücadele kapsamında Yezidileri de bahane olarak kullanarak  kendine konum elde etmeye çalışıyor. Sincar'ın ikinci bir Kandil olmasına asla  müsaade etmeyiz" açıklamasında bulunmuştu.

Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu da 26 Ekim'de yaptığı açıklamada,  PKK'nın Irak'ta yapılanmasına müsaade edilmeyeceğini belirterek, "Sincar'ı ikinci  bir Kandil yapmak istiyorlar. Uluslararası haklarımızı kullanacağız, PKK'nın  Irak'taki yapılanmasına aktif müdahale edeceğiz" diye konuşmuştu.

ABD'DEN DE AÇIKLAMA GELDİ

Öte yandan, ABD Savunma Bakanlığı (Pentagon) sözcüsü Peter Cook, Irak Başbakanı Haydar el İbadi'nin PKK'ya Sincar bölgesini terk etmesi çağrısını desteklediklerini ve PKK'nın oradaki varlığının kaygı verici olduğunu söyledi. Cook günlük basın toplantısında gazetecilerin sorularını yanıtladı.

İbadi ve Irak Kürt Bölgesel Yönetimi yetkililerinin, terör örgütü PKK'nın Sincar bölgesinden çıkmasını istemelerine yönelik bir soru üzerine Cook, "Başbakan İbadi'nin bu konuda söylediklerini destekliyoruz ve bu konu bizim için kaygı verici olmaya devam ediyor" dedi.

PKK'nın ABD'nin terör listesinde olduğunu hatırlatan Cook, şöyle devam etti: "Irak egemen bir hükümettir. Başbakan İbadi de o devlet adına konuşuyor, dolayısıyla söylemesi gereken her şeyi destekliyoruz."

Dolar güne nasıl başladı?

Posted: 05 Jan 2017 11:45 PM PST


Dolar tarihi zirvede; 3.64'ü de gördü!

Sabah saatlerinde 3.7572'den işlem gören Euro/TL ise 3.82'yi aştı

Fed'in toplantı tutanaklarının ardından Türk Lirası dahil çoğu para birimi karşısında değer kaybeden dolar yükselişe geçti. Sabah saatlerinde yüzde 0.2 düşüşle 3.56'lı seviyelerden işlem gören kur saat 12:46'da 3.6401 ile tarihi zirveye yükseldi. Dolar/TL gece yarısı itibariyle 3,5918, euro, 3,8119 düzeyinden işlem görüyor. 

Sabah saatlerinde 3.7572'den işlem gören Euro/TL ise 3.80'i aştı.  Dolar, Fed'in toplantı tutanaklarının ardından küresel bazda değer kaybederken TL karşısında da geriledi. Kur saat 09:00'da yüzde 0.2 düşüşle 3.5625'e indi. Euro/TL ise 3.8119'dan işlem görüyor. Dün yayınlanan tutanaklar, Fed üyelerinin faz artış hızı konusunda net olmadığını gösterdi. Toplantı tutanaklarına göre, kademeli faiz artırımlarının yukarı yönlü risk taşıdığı tartışıldı. Dolar/TL Türkiye'de Aralık ayı enflasyonunun beklentileri aştığını gösteren veriyle 3.60'ı aşarak tarihi zirveye yükselmişti. 

Bugün yurtiçinde kritik bir veri bulunmazken ABD'de ADP özel sektör istihdam verisi izlenecek. Yarınki tarım dışı istihdam verisi de piyasalar için kritik öneme sahip. 

Erdoğan'dan faiz çağrısı

Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan, dünkü konuşmasında başta Merkez Bankası olmak üzere faizlerin aşağı çekilmesi gerektiğini ifade etmişti. Erdoğan, "Tüm yatırımcılarımızdan, iş adamlarımızdan, esnafımızdan, sanatkarlarımızdan, vatandaşlarımızdan şunu rica ediyorum; Lütfen elinizdeki tüm imkanları harekete geçirin, üretin, alın, satın, istihdam edin, yatırım yapın, piyasayı hareketlendirin. Kamu bankaları da olmak üzere, lütfen faiz oranlarını düşürün. Faiz oranlarını düşürün ki yatırımcı, girişimci çok daha rahat bir şekilde yatırımını yapabilsin" demişti.

Cumhurbaşkanı Başdanışmanı Cemil Ertem de bugün bir televizyon kanalına yağtığı değerlendirmede endlasyonun beklenenden yüksek geldiğini ancak TCMB'nin hedeflerini sarsmayacağını söyledi.

Bugün yurtiçinde kritik bir veri bulunmazken ABD'de ADP özel sektör istihdam verisi izlenecek. Yarınki tarım dışı istihdam verisi de piyasalar için kritik öneme sahip.

Kahraman polis için başlatılan kampanya çığ gibi büyüyor

Posted: 05 Jan 2017 10:52 PM PST


Canı pahasına teröristlerle çatışarak, İzmir'deki faciayı önleyen şehit polis Fethi Sekin için change.org'ta kampanya başlatıldı.

Dün akşam İzmir'de teröristlerle mermisi bitene kadar çatışan ve şehit olan trafik polisi Fethi Sekin için change.org'ta kampanya başlatıldı. Ünlü isimler de kampanyayı paylaşarak, 'Fethi Sekin'in yakınlarına destek ol!' dedi.

KAMPANYA ÇIĞ GİBİ BÜYÜYOR!

Kampanyayı başlatan Emel Erdal adlı vatandaş, Cumhurbaşkanı'na çağrı yaparak; "Fethi Sekin'in adı İzmir Adliyesi önündeki caddeye verilsin, üç çocuğu iyi okullarda burslu okutulsun, eşine ömür boyu emekli milletvekili maaşı verilsin" dedi.

Gökhan Tepe, Demet Akalın, Nihat Odabaşı gibi ünlü isimler de kampanyaya destek oldu.
Canı pahasına büyük bir faciayı önleyerek, binlerce kişinin hayatını kurtaran kahraman polisin hakkı ödenmez! Sizler de kampanyaya destek olun…

Kahraman polisin çocukları:'Babamız evde yok kapıyı açamayız'

Posted: 05 Jan 2017 10:20 PM PST


İzmir Adliyesi'ndeki patlamada şehit olan polis memuru Fethi Sekin'in acı haberini Bayraklı Osmangazi Mahallesi'ndeki evine gelerek haber vermek isteyen polislere şehidin çocukları kapıyı açmadı.

Dairenin kapısını çalan polis memurlarına, şehidin çocukları Tolunay (16), Dila (15) ve Nisa (8), "Babamız evde yok kapıyı açamayız" yanıtını verdi.

Bu sırada şehit polisin eşi Rabia Sekin'in evde olmadığı belirtildi. Polis memurları, çocukları, "Biz zaten babanız için geldik, onun arkadaşlarıyız" diyerek ikna etti ve eve girdi. Polisler acı haberi, şehidin eşi Rabia Sekin eve gelince verdi.

Şehit polisin oturduğu dokuz katlı apartmana beş katı kaplayacak şekilde Türk bayrağı asıldı.

ACI HABERİ EMNİYET MÜDÜRÜ VERDİ

İzmir Adliyesi önündeki terör saldırısında şehit olan Fethi Sekin'in acı haberi, Adnan Menderes Üniversitesi Araştırma ve Uygulama Hastanesi'nde böbrek taşı ameliyatı olan babası Mehmet Zeki Sekin'e verildi. Aydın İl Emniyet Müdürü Rahmi Başbuğ'dan oğlunun şahadet haberini alan Mehmet Zeki Sekin, büyük üzüntü yaşadı.

ŞEHİT POLİSİN BABASI UYUTULUYOR

İzmir Adliyesi'ndeki patlamada şehit olan polis memuru Fethi Sekin'in acı haberinin doktor gözetiminde verildiği babası 66 yaşındaki Mehmet Zeki Sekin'in, uyutulduğu öğrenildi. Adnan Menderes Üniversitesi Araştırma ve Uygulama Hastanesi'nde böbrek taşı ameliyatı olan Mehmet Zeki Sekin'in, saldırının düzenlendiği saatte ameliyattan çıktığı belirtildi.

ABLASI AYDIN VALİLİĞİ'NDE GÖREVLİ

Şehit Polis Fethi Sekin'in ablası Fethiye Acun'un, Aydın Valiliği Yatırım İzleme Koordinasyon Birimi'nde şube müdürü olduğu öğrenildi. Fethiye Acun'un şube müdürü olmadan önce Aydın Valiliği Şehit Aileleri Bürosu'nda memur olarak çalıştığı belirtildi.


MÜBAŞİR'İN KIZ KARDEŞİ SİNİR KRİZİ GEÇİRDİ

Çatışmada şehit olan zabıt katibi Musa Can'ın kız kardeşi adliyeye gelerek, görevli polislere "Ağabeyimden haber alamıyoruz. Onu merak ettim" diye sordu. Polislerin "Başınız sağ olsun" demesi üzerine şehidin kız kardeşi sinir krizi geçirdi ve ambulansla hastaneye götürüldü. Patlamada zarar gören araçlar, çekicilerle olay yerinden kaldırıldı. Musa Can'ın daha önce, TEKEL'de çalıştığı, kurumun kapatılmasından sonra İzmir Adliyesi'nde görev yapmaya başladığı belirtildi.

Olay sırasında, C Blok zemin katta bulunan Ağır Ceza Mahkemeleri Ön Baroya evrak götüren mübaşir Musa Can'ın, D blok 3'üncü katta bulunan 12. Asliye Ceza Mahkemesi kalemine dönerken, silah sesleri üzerine camdan dışarı bakarken başına isabet eden kurşunla vurulduğu öğrenildi.

İzmir’de polis Fethi Sekin şehit oldu ama teröristlere geçit vermedi

Posted: 05 Jan 2017 10:35 PM PST


İzmir'de bombalı araçla adliye otoparkına girmek isteyen teröristler, trafik polisi tarafından engellenince aracı patlattı.

Peşlerine düştüğü teröristlerle mermisi bitene kadar çatışan trafik polisi Fethi Sekin, roketatar ve el bombalı katliam planını önledi ancak şehit düştü. Saldırıda zabıt katibi Musa Can da şehit olurken 6 kişi yaralandı. Çatışmada 2 terörist ölü ele geçirildi.

İzmir'deki terör saldırısı, dün saat 16.10'da Bayraklı ilçesinde meydana geldi. İslam Kerimov Caddesi'nden İzmir Adliyesi önüne bomba yüklü araçla gelen teröristler, 'C' kapısı ile hâkim ve savcı araçlarına ayrılan otoparka girmek istedi.

KAÇARKEN PATLATTI

Motosikletli 'Şahinler Timi'nde görevli trafik polisi Fethi Sekin'in (44) izin vermemesi üzerine araçtan inip koşarak uzaklaşan teröristlerden biri, elindeki düzenekle LPG'li olduğu belirtilen araçtaki bombayı infilak ettirdi. İzmir'in büyük bölümünde duyulan patlamada, parçalanan araçla çevresindeki araçlar yanmaya başladı. Adliyede büyük panik çıktı.


SON MERMİYE KADAR ÇATIŞTI

Sekin, kaçan teröristlerin peşine düştü. Park etmiş araçların arkasına gizlenerek ateş eden teröristlerle mermisi bitene kadar çatıştı. Sekin, teröristlerden birini öldürdü, mermisi bitince yolun karşısına koşarken vurularak şehit oldu. Diğer terörist adliyenin yanındaki inşaata kaçtı. Adliye çevresinde görevli olan diğer polislerle bu terörist arasındaki çatışma bir süre devam etti. İkinci terörist de olay yerinde öldürüldü.

İzmir Adliyesi'nde görevli zabıt katibi Musa Can 3'üncü katında evrak götürürken silah seslerini duyup camdan baktığı sırada başına isabet eden mermiyle yaşamını yitirdi. Çatışmada yaralanan 2'si polis 9 kişi hastanelere kaldırıldı.

Saldırı sonrası güvenlik kamera kayıtları incelemeye alındı. Polisin, üçüncü bir teröriste rastlamadığı, saldırganların 2 kişi oldukları kanatine varıldı. Uzun namluluları gitar kılıfında taşıdıkları açıklandı. Kontrollü olarak patlatılan ikinci aracın da teröristlere ait olduğu, otomobilin olay yerinden kaçmak için yedek olarak getirildiği anlaşıldı. Saldırıyla ilgili gözaltına alınanlar oldu.

VALİ: EYLEMİ YAPAN PKK

Adliye önünde açıklama yapan İzmir Valisi Erol Ayyıldız, çatışmada iki adet Kalaşnikof, bir RPG-7 roketatar, 8 roket ve 8 elbombası ele geçirildiğini belirterek şunları söyledi: "Bu hadisenin içimizi acıtmakla beraber bu şekilde atlatılması alınan tedbirlerin ve cefakâr, vefakâr, şehit olmayı göze alarak bunu atlatan emniyet güçlerinin sayesinde olmuştur. Allah razı olsun onlardan. Bu hadise içimizi yakmıştır. Eylemin yapılış biçimi, kişilerin kimlik tespitlerine bakıldığında eylemi yapanların PKK olacağı şu ana kadar değerlendiriliyor."

POLİSİMİZ FELAKETİ ÖNLEDİ

Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan: "Terör saldırısını kınıyor; büyük bir faciayı önleyen şehit polisimize ve hayatını kaybeden katibimize Allah'tan rahmet diliyorum. Bu hain saldırılar, güvenlik güçlerimizin kararlılığını, miletimizin birlik ve beraberliğini daha da pekiştirmektedir. "

Başbakan Binali Yıldırım: "Saldırıda, canını hiç düşünmeden feda ederek şehit olan kahraman polisimiz Fethi Sekin çok daha büyük bir felaketin yaşanmasını engellemiştir. Ülkemiz; birlik, beraberlik ve kesin bir inançla bu zor günleri atlatacaktır. Şehit düşen polis memurumuz ve adliye görevlimize Allah'tan rahmet; yaralı vatandaşlarımıza acil şifalar diliyorum."

CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu: "Ülkemizin her kenti, insanlarımız terörle yüz yüze. Türkiye bunu hak etmiyor. İzmir'deki şehitlerimize rahmet, yaralılara şifa diliyorum."

Başbakan Yardımcısı Veysi Kaynak: "Çok büyük bir kıyım hedeflendiği anlaşılıyor. Facia olacak bir hadiseyi önleyen şehit polisimize, çalışma arkadaşlarına minnetlerimizi, şükranlarımızı ifade ediyorum."

FETHİ SEKİN KİMDİR?

Katliamı önlerken şehit olan Elazığ Baskil doğumlu şehit trafik polisi Fethi Sekin'in Elazığ'ın Baskil İlçesine bağlı Doğancık Köyü nüfusuna kayıtlı olduğu belirtildi. Şehit polis Sekin'in 62 yaşındaki annesi Hatun Sekin'i 55 gün önce kanserden dolayı kaybettiği ve 66 yaşındaki babası Mehmet Zeki Sekin'in de eşini kaybetmesinden sonra İzmir'deki oğlunun yanına gittiği belirtildi. 6 kardeşi olan ve 8 yıldır İzmir'de bulunan şehit polis memuru Fethi Sekin'in cenazesinin de Baskil İlçesine bağlı Doğancık Köyüne getirilip toprağa verileceği belirtildi.

İzmir adliyesindeki saldırıda şehit olan kahraman polis


Bombalı araçla dikkat dağıtarak kalaşnikoflarla adliyede katliam yapmak isteyen teröristlerin yapmak istediği büyük katliamı, teröristleri ilk fark eden ve çatışmaya giren, ardından çıkan çatışmada şehit düşen Fethi Sekin adlı kahraman polisimiz önledi.

Hiç yorum yok: