Sözcü Haber |
- Almanya'da Erdoğan'a ağır hakaret!
- IŞİD'in yeni silahı ebola olacak
- Balyoz’da yeniden yargılanma başlıyor
- Ermenek’te basına engelleme
- WhatsApp ‘sesli arama’ özelliği gelecek
- Trans güzel Tayland yolunda
- Erdoğan bakın kimlere çattı
- Muhsin Yazıcıoğlu davasının savcısına terfi
- IŞİD, kana doymuyor
- Elektrik ve doğal gaz fiyatında artış sinyali
- Erdoğan IŞİD yerine DEAŞ'ı kullandı
- Türkmenin hakları ırkçı tutum kurbanı
- İstiklal Marşımızı başka bir beste ile söylemek soytarılıktır !
- Atatürk’ü Unutmayacağız, Unutturmayacağız!
- Türkiye'de "Gül Isparta"nın yerini bilen var mı?
Almanya'da Erdoğan'a ağır hakaret! Posted: 03 Nov 2014 07:00 PM PST Almanya'da Cumhurbaşkanı Erdoğan'ı 'köpek' şeklinde gösteren karikatür okul kitaplarında basıldı. Cumhurbaşkanı Erdoğan'ı köpek şeklinde gösteren karikatürün Almanya'da okul kitaplarına basılması büyük tepki çekti. Almanya'da yaşayan Türkler, Erdoğan'a yönelik hakaret içiren karikatürün ders kitabından çıkarılmasını istedi. Friedrichshafen Kentinde yer alan Gymnasium (Lise) okulunda bulunan ve Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ı köpek şeklinde gösteren karikatür büyük tep çekti. OKUL KİTABINDA YER ALDI Konu hakkında bir açıklama yapan bölgenin köklü Türk spor kulüplerinden Dostlukspor'un başkanı Nuri Ay, böyle bir kitabın okullarda eğitim veremeyeceğini belirterek, 'Türkiye Cumhuriyeti Cumhurbaşkanının köpek şeklinde çizilerek üstüne adının yazılması ve bir köpek kulübesine bağlanması gibi bir karikatürün okul kitabında yer alması çok anormal bir durumdur. Bu karikatür gazete veya dergilerde yer alsa anlarım ancak böyle bir karikatürün okul ders kitabında yer alması tamamıyla kötü niyetli insanların işidir. ''KURTULMAK İÇİN KAYNAK GÖSTERDİLER'' Karikatür'ün altına da: (Bu karikatür Frankfurter Algemain) gazetesinden alınmıştır şeklinde bir ibare yazarak herhangi bir sorun çıktığında; (Bakın biz bu karikatürü kendimiz çizmedik, Frankfurter Algemain gazetesi çizdi biz de oradan aldık) diyerek suçu üzerlerinden atmaya çalışacaklardır. ÜLKEMİZİN CUMHURBAŞKANINA YAPILMIŞ BİR AŞAĞILAMA DENEMESİDİR İster Erdoğan'ı destekleyelim ister desteklemeyelim bu ülkemiz Cumhurbaşkanlığı makamına yapılmış büyük bir aşağılama denemesidir. Bunu şiddetle kınıyor ve bir an önce okul kitaplarından ülkelerin kendi aralarındaki politik sorunlarla ilgili nefretlerinin çıkarılmasını istiyorum. Genç beyinleri zehirlemek ve birbirlerine düşman etmek bir ülkenin eğitim sistemi olamaz buna karşıyız' dedi. Nuri Ay, 'Kitapta güya entegrasyonla ilgili araştırmaların yayımlandığı anlatılmaya çalışıldığını, ancak derinlemesine incelediğinizde aslında amacın entegrasyon değil sadece oyalama olduğu da belirgin bir şekilde göze çarpıyor' şeklinde açılamalarda bulundu. Haberinyeri |
IŞİD'in yeni silahı ebola olacak Posted: 03 Nov 2014 05:00 PM PST İspanya'nın Güvenlikten Sorumlu Devlet Bakanı Francisco Martinez, Irak Şam İslam Devleti'nin ebolayı biyolojik silah olarak kullanmaya hazırlandığını iddia etti. Bakan, cihatçıların internet üzerinden yaptıkları konuşmalarda bu konunun sık sık tartışıldığını öne sürdü. Russia Today'in haberine göre, IŞİD'in interneti "savaş alanının bir uzantısı olarak" kullandığını belirten Martinez, teröristlerin internette biyolojik silahları tartıştığı "birçok örnek" bulunduğunu ifade etti. Son olarak Eylül'ün ortasında böyle bir tartışmanın gerçekleştiğini söyleyen Martinez, "Ebolayı ABD'ye karşı zehirli bir silah olarak kullanmak, bu konuşmanın konusuydu" dedi. Daha önce de ABD Donanma Savaş Koleji'nde görevli Ulusal Güvenlik İşleri Profesörü Al Shimkus benzer bir iddiada bulunmuş, ancak iddialar yalanlanmıştı. Radikal |
Balyoz’da yeniden yargılanma başlıyor Posted: 03 Nov 2014 04:00 PM PST Anadolu 4. Ağır Ceza Mahkemesince tahliye edilen 236 Balyoz Planı davası sanığının yeniden yargılanmasına bugün başlanacak Anayasa Mahkemesi'nin haklarının ihlal edildiği yönünde verdiği kararından ardından Anadolu 4. Ağır Ceza Mahkemesince tahliye edilen 236 Balyoz Planı davası sanığının yeniden yargılanmasına bugün başlanacak. İstanbul Kartal'daki Anadolu 4. Ağır Ceza Mahkemesi'nin 2014-188 esas numarası verdiği Balyoz Planı davasının ilk duruşması sanık sayısının fazlalığı nedeniyle sabah saat 09.30'da Anadolu Adalet Sarayı'ndaki Şehit Hakan Kılıç Konferans Salonu'nda yapılacak. İlk celsesi görülecek davada, eski Genelkurmay Başkanı emekli Orgeneral Hilmi Özkök ve eski Kara Kuvvetleri Komutanı emekli Orgeneral Aytaç Yalman'ın da tanık olarak duruşmaya katılması bekleniyor. Anayasa Mahkemesi, 18 Haziran'da Balyoz Planı davasına ilişkin yapılan 230 bireysel başvuruyu birleştirerek tek dosya üzerinden incelemiş, dijital deliller ve tanık dinlenilmesiyle ilgili konularda sanıkların haklarının ihlal edildiğine oy birliğiyle karar vermişti. Karar, genel kurulun 17 üyesinin oy birliğiyle alınmıştı. Anayasa Mahkemesi'nin verdiği kararın ardından, Anadolu 4. Ağır Ceza Mahkemesi de Balyoz Planı davasından hüküm giyen, cezaevindeki tüm sanıkların tahliyesini kararlaştırmıştı. Mahkeme heyeti ayrıca, sanıklar hakkında yargılamanın yenilenmesine hükmederek, sanıkların tutukluluk ve hükümlülükte geçirdikleri süre dikkate alındığında infazın devamının mağduriyete yol açacağı gerekçesiyle infazının durdurulmasına karar vermişti. Aralarında eski Hava Kuvvetleri Komutanı emekli Orgeneral Halil İbrahim Fırtına, eski Deniz Kuvvetleri Komutanı emekli Oramiral Özden Örnek, eski 1. Ordu Komutanı emekli Orgeneral Çetin Doğan, Orgeneral Bilgin Balanlı, MHP Milletvekili emekli Korgeneral Engin Alan ve emekli Orgeneral Ergin Saygun'un da bulunduğu 236 Balyoz Planı davası sanığı yarın hakim karşısına çıkacak. Öte yandan aldıkları mahkumiyet kararları Yargıtay 9. Ceza Dairesi tarafından bozulan 88 sanığın yargılandığı davada mahkeme, 25 sanığın beraatine karar verirken, 62 sanığın ise dosyasını ayırmıştı. Dosyası ayrılan 62 sanığın yargılandığı davanın duruşması ise 10 Kasım Pazartesi günü yapılacak. Mahkeme heyeti, bu davada da orgeneraller Özkök ve Yalman'ın tanık olarak dinlenilmesine karar vermişti. YeniMesaj |
Posted: 03 Nov 2014 03:00 PM PST Ermenek'teki maden ocağında mahsur kalan işçilere ulaşılması için yürütülen çalışmaların 6. gününde basının çalışmaları engellendi. Ocak çevresinde basın mensuplarının görüntü aldığı bölge güvenlik şeridine alınarak kapatıldı YENİ MESAJ/ERMENEK Ermenek'teki maden ocağında yaşanan su baskının ardından Başbakanlık Afet ve Acil Durum Yönetimi Başkanlığı (AFAD) koordinasyonunda yürütülen çalışmalar devam ediyor. Ocağın güvenli hale dönüştürülmesi için tahliye araçlarıyla su çekme çalışması devam ederken, galerilerin güçlendirilmesi için de tahkimat çalışması yapılıyor. Olay sırasında işçilerin yemek yediği tahmin edilen düzlük bölümündeki suyun önemli bölümü tahliye edildi. İşçilerin aranması için tahlisiye ekiplerinin yürüttüğü çalışmalara hız verildi. Dün işçilere ulaşılması konusunda mesafe alınması bekleniyordu. Haber yayına hazırlandığı ana kadar bu yönde olumlu bir gelişme olmamıştı. Basına baskı Öte yandan önceki gece saat 03.00'da Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Taner Yıldız ile Ulaştırma, Denizcilik ve Haberleşme Bakanı Lütfi Elvan, ocağa inerek çalışmaları inceledi. Bu arada dün sabahın ilk saatlerinde ocak çevresinde hareketli saatler yaşandı. Jandarma ekipleri ocağın bulunduğu madenler bölgesi girişinde tüm araçlarda kimlik kontrolü yaptı. Mahsur kalan madenci yakınlarıyla aynı soyadını taşımayanların maden bölgesine girmesine izin verilmedi. Ocak çevresinde basın mensuplarının görüntü aldığı bölge de güvenlik şeridine alınarak kapatıldı. Basın mensuplarının madenci yakınlarının da bulunduğu alana girmesi engelleniyor. Suyun 4'te 3'ü tahliye edildi Bu arada Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Taner Yıldız, dün öğle saatlerinde yaptığı açıklamada, "Şu anda toplam 10, 12 bin ton suyun 4'te 3'ü alınmış durumda. 4'te 1'i kaldı orada. Yani 2 bin 500 ton civarında bir su kaldı. İçinde tabi çamur var. Suyun 4'te 3'ü alındıktan sonra bize 300 metrelik bir çalışma alanı açıldı, bir işçi kardeşimiz varsa ona ulaşmak açısından" dedi. Bu arada sosyal yardım kuruluşları, kömür ocağı sahasına kurdukları seyyar mutfak ve çadırlarda kurtarma çalışmalarına katılan işçi ve yakınlarına sıcak yemek ve gıda yardımında bulunuyor. YeniMesaj |
WhatsApp ‘sesli arama’ özelliği gelecek Posted: 03 Nov 2014 02:30 PM PST Whatsapp'ın yeni versiyonu sesli aramalar yapabilmenize ve bu görüşmeleri cihazınızın hafızasına kaydedebilmenize imkan tanıyacak Whatsapp sesli arama Dünya'nın en popüler mesajlaşma uygulamalarından biri olan WhatsApp yeniliklerine devam ediyor. Facebook tarafından satın alınmasının ardından yapacağı hamleler merakla beklenilen şirket büyük bir bomba patlatmaya hazırlanıyor. Popülerleşmesiyle birlikte özellikle GSM operatörlerinin baş belası olan uygulama getireceği yeniliklerle GSM firmalarının başını daha çok ağrıtacağa benziyor. Yurtdışından gelen bilgilere göre Whatsapp yeni güncellemesi ile internet üzerinden sesli arama ve bu aramaları kaydetme özellikleri getirecek. Sadece GSM operatörlerinin değil, Viber, Skype, Tango, Hangouts gibi internet üzerinden sesli arama özelliğine sahip uygulamaların kullanıcısı sayısına da darbe vurmaya hazırlanan Whatsapp 'ı rakiplerinden ayıran en büyük özellik ise bu konuşmaları kayıt edebilme seçeneği olacak. Bu güne kadar 3.parti uygulamalar ile yapılması mümkün olan aramaların kayıt işlemi bu yeni güncelleme ile Whatsapp'da normal bir özellik olarak yer alacak. Ancak bu özelliğin her yerde kullanıma geçmesi imkânsız gibi gözüküyor. Sebebi ise telefon görüşmelerinin kayıt edilmesi birçok ülkenin hukuk sistemine göre yasadışı. Bu ülkelerin başında Amerika geliyor. Amerikan yasalarına göre bir telefon görüşmesini, görüşmeyi yapan iki tarafında rızası olmadan kaydetmek yasalara aykırı. Birçok ülkede bu işlem yasal olmasına rağmen ciddi problemler barındırıyor çünkü bu ülkelerde telefon görüşmeleri yasal kanıt olarak sunulabiliyor. Örneğin İsrail'de bir iş ortağınız sizi arayıp bana 10 bin dolar borcun var der ve sizde telefonda evet derseniz, bu kayıt mahkemeye yasal delil olarak sunulabilir ve başınıza büyük dertler açılabilir. ARAMA KAYDI SORUNU Bu yeni özelliğin en büyük problemlerinden biri de şüphesiz ki son günlerde teknoloji dünyasına damga vuran bulut sistemi olacaktır. Konuşmaların kayıtlarının telefonda depolanması kullanıcı için hayli zor ve yer kaplayan bir işlem olacağı için, Whatsapp 'ın her zamanki gibi bu işlem için bulut teknolojisini kullanacağını tahmin etmek zor değil. Yaklaşık 600 milyon aktif kullanıcıya sahip Whatsapp 'ın bu yenilikleri ne zaman kullanıcılara sunacağı bilinmiyor. Sesli arama özelliğinin birçok kullanıcı tarafından memnuniyet ile karşılanacağına eminim ancak aramaların kayıt edilebiliyor olması ileride şirkete ve kullanıcılara büyük dertler açabilir gibi duruyor. Yeniçağ |
Posted: 03 Nov 2014 02:16 PM PST But Trans Güzellik Yarışması birincisi Yankı Bayramoğlu, önümüzdeki günlerde Tayland'ta yapılacak Miss Queen Uluslararası Trans Güzellik Yarışması'nda yarışacak. KaosGL'nin uzunca bir süredir hummalı bir şekilde yarışmaya hazırlanan Yankı Bayramoğlu ile yaptığı röportajda "Bu yarışmanın parçası olmak tabi ki de çok önemli. Hem milli hem politik kısmı var." ifadelerini kullandı. Bayramoğlu, Pattaya'ya gitmeden önce yarışmanın kendisi ve diğer translar için önemini, çalışmalarını ve beklentilerini anlattı. İşte o röportaj: Cuma günü Miss Queen Uluslararası Trans Güzellik Yarışması için Tayland'a gideceksin. Nasıl hissediyorsun? Bu yarışmanın bir parçası olmak senin açından neden önemli? Genel olarak çok sakin hissediyorum. Sanki yarın Ankara'ya gidiyorum. Sanırım uçağa binip de oraya ayak basana kadar algılayamayacağım uluslararası bir yarışmaya katılmamın büyüklüğünü ve heyecanını. Bu yarışmanın parçası olmak tabi ki de çok önemli. Hem milli hem politik kısmı var. Ayrıca ne yalan söyleyeyim, bu yarışma sayesinde buralardan Taylandlara gideceğim. Durup dururken İstanbul'dan Pattaya'ya gitmek aklıma gelmezdi. But Trans Güzellik Yarışması'nda birinci seçildin. Şimdi uluslararası alanda yarışacaksın. Senin bu yarışmalarına katılman aynı zamanda trans aktivizm diyebilir miyiz? Tabii ki de. Zaten asıl sebebi bu. Yoksa güzelliğimi tescilleme ihtiyacı niye duyayım ki? Türkiye'deyim. Transım. Kadınım. Müslüman bir ülkedeyim ve tüm bu koşularda bu ülkeyi dünyanın öteki ucuna iyi bir imajla temsil etmeye gidiyorum. Zaten kazanırsam alacağım paranın bir kısmını misafirhane açmak için kullanacağım. Tayland'taki yarışmaya nasıl hazırlandın? Neler yaptın? Açıkçası yorucu ama bir o kadar da keyifli bir maratonun içinde buldum kendimi. Çekimlerdi, halka ilişkilerdi, röportajlardı, kostüm çekimleriydi, provalardı derken bir baktım ki ben cidden bu işin içine girivermişim. Tabi güzellik yarışması dahilinde katılacağım yetenek yarışmasında gerçekleştireceğim oryantal dansı performansım için de özel oryantal dersleri aldım. Bunun dışında da tüm bu süreç zarfında Türkiye'deki trans hareketiyle ilgili deneyim ve bilgilerimi daha sistematik bir hal getirebilme şansı elde ettim. Tayland'ta ne olacak? Yarışma öncesi kamp vs. olacak mı? Nasıl bir süreç bekliyor seni? Beni bir hafta sürecek çekimlerle, röportajlarla, provalarla dolu yoğun bir kamp programı bekliyor. Önce oryantal performans sergileyeceğim. Son gün de jüri karşısına çıkacağım. Sanmayın ki sadece güzel olmak önemli… Karakterim, oturmam kalkmam da sonuçları etkileyecek. Trans bir kadın model olarak; diğer trans kadınlara mesajın nedir? Bizler trans kadınlar olarak güzelliğin tektipleştirilmesine karşı somut ve güçlü bir direnişi de temsil ediyoruz. Bu bizi özel kılarken aynı zamanda sosyal baskıların karşısındaki diğer kadınlara ilham kaynağı olup onları yüreklendirmelidir. Odatv |
Posted: 03 Nov 2014 01:51 PM PST Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın "terbiyesizler sigara içiyor" diye sataştığı gençlerin CHP'li yerel yöneticiler olduğu ortaya çıktı. Erdoğan'ın açılış töreni için gittiği Esenler'deki bir kafede sigara içtikleri için "terbiyesizler" diyerek sataştığı gençlerden birisinin CHP Esenler Gençlik Kolu Başkanı Ozan Işık diğerinin ise yine parti ilçe teşkilatı yöneticisi Didem Cendere olduğu ortaya çıktı. İstanbul Esenler'de toplu açılış törenine katılan Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan, Esenler'de AKP'li heyet ve korumalarıyla yürüyüş yaptığı sırada kafelerden birinde sigara içenlere rastladı. Bunun üzerine sigara içenlere "Ceza müeyyidesi var" diye bağıran Erdoğan, zabıtaların gelmesini istedi. İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Kadir Topbaş'a ve Esenler Belediye Başkanı Tevfik Göksu'ya bir süre daha talimat veren Erdoğan, "Kapalı yerde sigara içiyor göstere göstere terbiyesizler. Cumhurbaşkanı'nı görüyor, hala içmeye devam ediyor" dedi. Erdoğan'ın "terbiyesizler" diyerek sataştığı gençler, Erdoğan'a el sallamadıklarını ardından kendilerine bağırdığını savundu. Erdoğan'ın "Terbiyesizler" dediği gençler o anı fotoğraflayarak Twitter'dan paylaştı, gençlerden ikisinin CHP'li olduğu ortaya çıktı. gercekgundem'in haberine göre; CHP Esenler Gençlik Kolu Başkanı olduğunu belirten Ozan Işık isimli genç, Erdoğan kendilerine bağırırken karelediği fotoğrafı Twitter'dan paylaşarak "Bize döndü el sallamadık ve sigara içen arkadaşıma 'kapalı alanda sigara içilmez' diye bağırdı. Ona da karıştı" notu düştü. Işık'ın yanındaki bir diğer ismin ise CHP Esenler İlçe Yöneticisi Didem Cendere olduğu öğrenildi. Haberinyeri |
Muhsin Yazıcıoğlu davasının savcısına terfi Posted: 03 Nov 2014 01:26 PM PST BBP'nin merhum lideri Muhsin Yazıcıoğlu'nun hayatını kaybettiği helikopter kazasında çalınan cihazları 'basit' olarak değerlendirerek takipsizlik kararı veren Kahramanmaraş Savcısı Habib Korkmaz, Çorlu Başsavcılığı'na terfi ettirildi. Bunun ardından Çorlu İlçe Sağlık Müdürü Dr. Nurcihan Başkent, görevinden alınarak yerine Başsavcı Korkmaz'ın eşi Dr. Nurdane Korkmaz atandı. tekirdaghaber.com adlı sitenin haberine göre terfi ve atamaları eleştiren BBP Genel Başkan Yardımcısı Kaptan Kartal: "Siyasi irade, dosyada menfi karar veren kim varsa terfi ettirdi. 'Bulundu, getiriliyor' diyen Kayseri Valisi Danıştay üyesi, Kahramanmaraş Valisi önce Kamu Güvenliği Müsteşarı ve büyükelçi oldu. Dönemin Kayseri Emniyet Müdürü de Emniyet Genel Müdürlüğü KOM Daire Başkanı olarak atandı. Siyasi irade Öcalan'a verdiği değerin onda birini Muhsin Başkan'a vermiyor." Yeniçağ |
Posted: 03 Nov 2014 01:25 PM PST Kana susamış terör örgütü IŞİD'in, Irak'ın batısında Ebu Nemr aşiretine mensup 75 kişiyi daha idam ettiği bildirildi. Aşiretin ileri gelenlerinden Naim el-Keud, "Ramadi'nin kuzeyinde terör örgütü IŞİD tarafından kuşatılan 200 aşiret mensubundan, 6'sı kadın, 4'ü çocuk, 75 kişi idam edildi" dedi. IŞİD'in bir haftadan bu yana Hit ve Ramadi'nin kuzeyinde 380'den fazla aşiret mensubunu idam ettiğini ifade eden Keud, örgütün hâlâ aralarında kadın ve çocukların bulunduğu 125'ten fazla aşiret mensubunu elinde tuttuğu ve bunların da öldürülme tehlikesi altında olduğunu vurguladı. Keud, Bağdat hükümetinden sivillerin korunması için bölgeye hava destekli askeri operasyon başlatılmasını istedi. Bağdat'tan askeri destek gelmemesi durumunda, Enbar vilayetinin merkezi Ramadi kentinin IŞİD'in eline geçebileceği yönündeki endişeler ise giderek artıyor. Bombalı saldırı Irak'ın başkenti Bağdat'ta, bomba yüklü araçla düzenlenen saldırıda 26 kişi can verdi. Güvenlik kaynaklarından alınan bilgiye göre, başkentin güneyindeki Bağdat Kapısı'na yakın bir güvenlik kontrol noktasına bomba yüklü araçla düzenlenen intihar saldırısı sonucu 26 kişi feci şekilde can verirken, olayda en az 50 kişi de yaralandı. Yeniçağ |
Elektrik ve doğal gaz fiyatında artış sinyali Posted: 03 Nov 2014 01:24 PM PST Kış aylarının kapıya dayanmasıyla beraber elektrik ve doğal gaz fiyatlarında hareketlilik başlayacağı belirtiliyor. İzmir Ekonomi Üniversitesi Sürdürülebilir Enerji Ana Bilim Dalı Başkanı Doç. Dr. Efe Biresselioğlu, elektrik üretimindeki payı yüzde 50'yi aşan doğal gaza gelen zammın, enerji fiyatlarını da artıracağını söyledi. Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) tarafından açıklanan yılın ilk yarısına ilişkin elektrik ve doğalgaz fiyatları istatistiklerini değerlendiren Efe Biresselioğlu, artış beklendiğini söyledi. TÜİK verilerine göre ilk altı ayda, 1 kilowat/saat elektrik için konutlarda ortalama 35,4 kuruş, sanayide 23,4 kuruş ödendiğini aktaran Doç. Dr. Biresselioğlu, rakamların geçen yılın 2. dönem verileriyle aynı olduğunu söyledi. Dışa bağımlılık Biresselioğlu, "Ülkemizin elektrik üretimi için birincil enerji kaynağı doğal gazdır. Doğal gazda yüzde 98 oranında dışa bağımlı olduğumuz gözardı edilmemelidir. Konutlarda 1 metreküp doğal gaz için ilk altı ayda ortalama 104,2 kuruş, sanayide ise ortalama 89,5 kuruş ödendiği istatistiki verilerde ortaya konmuştur. Geçtiğimiz aylar itibariyle doğal gazın elektrik üretimindeki payının yüzde 50'leri geçtiği düşünüldüğünde ve kış aylarının kapıya dayandığı bugünlerde, elektrik ve doğal gaz fiyat hareketlerinin yönünü yukarıya çevireceğine işaret etmektedir" dedi. Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı'nın 3 aylık zam açıklamalarının da fiyatların yukarı çıkacağını doğrular nitelikte olduğunu ifade eden Doç. Dr. Biresselioğlu, İEÜ Sürdürülebilir Enerji Ana Bilim Dalı olarak da Türkiye'deki sanayi kuruluşlarının enerji güvenliği algısını ölçümlediklerini belirtti. Yeniçağ |
Erdoğan IŞİD yerine DEAŞ'ı kullandı Posted: 03 Nov 2014 01:23 PM PST Recep Tayyip Erdoğan, İstanbul Esenler'de düzenlenen toplu açılış töreninde konuştu. Terör örgütü IŞİD yerine DEAŞ kelimesini kullanan Erdoğan Ayn el-Arap eylemlerini ve HDP'yi eleştirerek, "Kobani dediler ama aslında ne kadar korkak olduklarını gösterdiler. DEAŞ (IŞİD) vahşeti dediler DEAŞ'ın (IŞİD) vahşetini aratmayacak cinayetler işlediler" dedi. Erdoğan şöyle konuştu: "Kobani üzerinden bölücü terör örgütünün temsilcisi durumundaki siyasi parti kendi tabanını sokağa davet ediyor. Ve sokaklara ateşe verdiler mi? 40 kadar vatandaşımız öldü mü? Öldü... Ve bunlar ne kazandı ne elde etti. Sabah akşam Kobani diyenler Kobani için ne yaptı. Sadece şov yaptılar ülkeyi kana buladılar. Topraklarımız içinde ve dışında her türlü kötü faaliyetleri biliyoruz. Hepsine karşı tedbirlerimizi aldık alıyoruz. MGK'ya ilk kez cumhurbaşkanı sıfatıyla başkanlık ettim. Gerek paralel yapılanma, gerek bölücü örgüt, dışarıda DEAŞ (IŞİD), hepsini çok yakından izliyoruz önlemlerimizi de buna göre alıyoruz. Yaklaşık 1 ay önce Kobani bahanesiyle yapılan sokak eylemleri ne yazık ki bir siyasi parti tarafından organize edildi. Ana muhalefet partisi bu eylemlere ne yazık ki çanak tuttu. Ne yaptılarsa kendilerine yaptılar. Güya haklarını savunduklarını iddia ettikleri Kürt kardeşlerimize zarar verdiler. Ölen Kürt kardeşim, öldüren Kürt. Sanmayın ki bunlar yapanın yanında kar kalacak. Güvenlik güçlerimizi bu katilleri tek tek tespit edip yargının karşısına çıkarıyor." Yeniçağ |
Türkmenin hakları ırkçı tutum kurbanı Posted: 03 Nov 2014 01:20 PM PST Türkmenlerin siyasi, kültürel ve eğitim haklarını yasal güvence altına alacak kanun tasarısının Irak Meclisi'nde ret edilmesine tepkiler sürüyor Baskın oylama Irak Türkmen Cephesi (ITC) Başkan Yardımcısı ve Kerkük Milletvekili Hasan Turan, "Türkmen Hakları Yasa Tasarısı"nın alelacele parlamentoda oylamaya sunulmasından yakındı. Hasan Turan, "Çalışma yapmamıza fırsat verilmeden tasarı oylandı. Ama mücadelemiz sürecek" diye konuştu. Kürtlerden toplu red Parlamento'daki Etnik Gruplar Danışmanı ve eski Türkmen milletvekili Hasan Özmen Bayatlı da tüm Kürt milletvekillerinin ret oyu kullandıklarına işaret ederek, söz konusu tasarıya ırkçı tutumla yaklaşıldığını söyledi. Hasan Özmen Bayatlı, Türkmen hakları için ısrarlı olacaklarını vurguladı. İyi niyet gösterilmedi Musul Milletvekili Muhammed Taki Mevla ise hayal kırıklığına uğradığını belirterek "Tasarı kabul edilseydi Türkmenlerin hakları yasal güvenceye kavuşacaktı. Bu, aynı zamanda Musul ve Telafer'deki çatışmalardan mağdur olan Türkmen halkı için önemli bir iyi niyet göstergesi olacaktı" dedi. Irak Parlamentosu Türkmenleri yok saydı Kerkük Milletvekili Hasan Turan, "Türkmen Hakları Yasa Tasarısı" olarak adlandırılan teklifin, alel acele Parlamentoda oylamaya sunulduğuna dikkat çekti Türkmenlerin siyasi, kültürel ve eğitimle ilgili bazı haklarını yasal güvence altına almayı öngören kanun tasarısının, Irak Parlamentosu'nda kabul edilmemesi tepkilere neden oldu. Irak Türkmen Cephesi (ITC) Başkan Yardımcısı ve Kerkük Milletvekili Hasan Turan, "Türkmen Hakları Yasa Tasarısı", olarak adlandırılan teklifin, alel acele Parlamentoda oylamaya sunulduğuna dikkati çekerek, "Türkmen siyasilerin, diğer partiler nezdinde gerekli çalışmaları yapmasına fırsat verilmeden tasarı oylamaya sunuldu. Oysa bize fırsat verilseydi bu tasarının ne anlama geldiğini, Türkmen halkı için önemini diğer parti temsilcilerine anlatabilirdik" dedi. Henüz kaybetmedik Umutlarını kaybetmediklerini dile getiren Turan, bir sonraki yasama döneminde bir kez daha tasarıyı gündeme getireceklerini bildirdi. Parlamento'daki Etnik Gruplar Danışmanı ve eski Türkmen Milletvekili Hasan Özmen Bayatlı da tüm Kürt milletvekillerinin ret oyu kullandıklarına işaret ederek, söz konusu tasarıya ırkçı tutumla yaklaşıldığını savundu. "Yasal hakkımızı henüz kaybetmedik" diyen Bayatlı, tasarıyı bir kez daha Parlamento gündemine getirmekte ısrarlı olduklarını kaydetti. Irak Ulusal İttifak Listesi Musul Milletvekili Muhammed Taki Mevla ise "Tasarı kabul edilseydi Türkmenlerin bazı hakları yasal güvenceye kavuşacaktı. Bu, aynı zamanda Musul ve Telafer'de çatışmalar nedeniyle mağdur olan Türkmen halkı için önemli bir iyi niyet göstergesi olacaktı" diye konuştu. "Türkmen Hakları Yasa Tasarısı", 19 Şubat 2013'te Bakanlar Kurulu tarafından onaylandıktan sonra Irak Parlamento'suna sunulmuştu. Ancak tasarı, Parlamento Genel Kurulu'nda 30 Ekim'de yapılan oylamada kabul edilmedi. Telafer zorda Terör örgütü IŞİD'in saldırılarıyla ilgili de açıklama yapan Turan, Telafer'de durumun çok kritik olduğunu ve bir an önce müdahale edilmesi gerektiğini belirtirken, Türkmenlerin direnişten vazgeçmeyeceğini söyledi. Hasan Turan merkezi hükümetten yardım beklediklerini şu sözlerle vurguladı: "Musul'un merkezi düştüğünden beri Telafer'in durumu belliydi. Bir haftadır neyi, ne için bekliyorlar? Merkezi Hükümet Türkmen milletvekili Abbas Beyatlı'yı Musul Güvenlik Sorumlusu olarak atadı. Kendilerini aradım, "Gerekli önlemleri aldık" dedi. Ama bir sonuç göremiyoruz. Telafer zor durumdadır. Irak Hükümeti bir an önce duruma müdahale etmelidir. Bizim isteğimiz insanlarımızın ölmemesi." Yeniçağ |
İstiklal Marşımızı başka bir beste ile söylemek soytarılıktır ! Posted: 03 Nov 2014 01:17 PM PST Mahkemelerin verdikleri yürütmeyi durdurma kararlarına karşın, Atatürk Orman Çiftliği (AOÇ) arazisinde Türkiye Cumhuriyeti'nin Cumhurbaşkanlığı makamı olarak kullanılması planlanan ve "kaçak" olarak inşa edilen "çakma saray"ın tanıtım filmi niteliğindeki sesli görüntüler sosyal medya üzerinde yayınlanmıştır. Bu tanıtım filminde İstiklal Marşı'mızın bestesi ve müziği değiştirilerek "mehterli İstiklal marşı bestesi"kullanılmıştır. İstiklal Marşımızın ana vurgusu; binlerce yıldır bağımsız, özgür yaşamış vatansever bir ulusun hiçbir güç tarafından "zincire vurulamayacağı", Kendilerini "medeni" olarak adlandıran, ancak mazlum milletlerin vatanlarını "canavarca" egemenlikleri altına alarak sömürgeleştiren "hayâsız" istilacılara karşı, Türk ulusunun tek ocak kalıncaya kadar göğsünü siper ederek çarpışacağıdır. İstiklal Marşımız, dışarıya bağımlılığın, sömürü, soygun ve zulüm düzeninin değil, ulusal bağımsızlığımızın, özgürlüğümüzün, yurt sevgisinin, ulusal egemenliğimizin ve ulusal birliğimizin dillendirildiği "Vatan türkümüzdür". İstiklal Marşımız, bütün ruhuyla ve özüyle devrimci bir marştır. Gerek doğru bir dünya görüşüyle, gerekse bunu ifade ederken kullandığı coşkun ifadelerle 93 yıldır Türk ulusunun antiemperyalist, tam bağımsızlıkçı soylu duygularını dillendiriyor ve dillendirecektir. Bu nedenle İstiklal Marşımız en üst düzeyde anayasamız tarafından koruma altına alınmıştır. "TC Anayasası'nın 3. maddesi uyarınca Türkiye Devleti'nin "Millî marşı "İstiklal Marşı'dır. Bu hüküm de Anayasanın 4. maddesi uyarınca, değiştirilemez ve değiştirilmesi teklif dahi edilemez." Varlığını ve iktidarını küresel çeteye borçlu olan AKP ve Erdoğan; Kuva-i İnzibatiye artıklarının torunlarını da yanına alarak ülke yönetimine zorla, hile ve aldatma ile el koydu. Siyaset, medya, üniversiteler, emniyet, ordu, yargı, diyanet, sendikalar, odalar, tarım, hayvancılık, sağlık, kısaca Kemalist Cumhuriyetin kurup yücelttiği tüm kurumları, hatta futbolu bile CFR'nin senaryosunu yazdığı operasyonlarla ele geçirildi. Milli duyguları iğdiş edilerek dönüştürülen, direnci kırılarak uyumlu hale getirilen kurumlar yenidünya düzeninin hizmetkârı konumuna getirildi. Türk ulusunun yeniden uyanışını engellemek, milli bilincini yok etmek amacıyla bu milletin kanıyla, canıyla kazandığı kurtuluş savaşının ve ulusal bağımsızlığımızın, cumhuriyetimizin simgeleri olan milli bayramlarımızı yasaklayan, andımızı kaldıran ılımlı İslamcı çete, şimdi kirli ellerini "vatan türkümüz" İstiklal Marşı'mıza uzatmıştır. Hiç gereği yokken, İstiklâl Marşı'nı şu ve bu şekilde değiştirme amaçlı girişimler, en hafif söylemle "gaflet, dalalet ve ihanettir". İstiklal Marşı'mızın değiştirilmeye çalışılması, alternatif melodiler üretilerek kamuoyunda algı operasyonu yapılması Türkiye Cumhuriyeti'nin egemenlik hakkına, bağımsızlığına, cumhuriyetine doğrudan yapılmış bir saldırıdır. Bu durum başta Anayasamıza, yasalarımıza, bununla birlikte Fikir ve Sanat Eserleri Kanunu'na açıkça aykırılık oluşturmaktadır. Çünkü İstiklal Marşı'mızın bugün kullandığımız bestesi, 1930 yılında Zeki Üngör tarafından milli şairimiz Mehmet Akif Ersoy hayattayken yapılmıştır. 1930'dan bu yana ulusumuzun gönlünde yer edip kabul gören milli marşımızın ezgisini değiştirme pervasızlığını gösterenler, milli marşımızı milli simge olmaktan çıkartarak değiştirilebilir algısı yaratarak itibarsızlaştıranlar, kimi yurt ve ulus bilincinden yoksun vatansızları bu kepazeliğe yönlendirip özendirenler ve bu fiili işleyenlere karşı görevini savsaklayarak yerine getirmeyenleri şiddet ve nefretle kınıyor, soylu Türk ulusuna şikâyet ediyoruz. YÖNETİM KURULU ADINA: Mahmut ÖZYÜREK ULUSAL EĞİTİM DERNEĞİ ISPARTA ŞUBE BAŞKANI |
Atatürk’ü Unutmayacağız, Unutturmayacağız! Posted: 03 Nov 2014 01:16 PM PST Emekli olduktan sonra Atatürk portreleri çizmeye başlayan öğretmen Nur Benlioğlu, Narlıdere Atatürk Kültür Merkezi'nde 3 kişisel sergisini açtı. Art Contest İnternational yarışmalarında eserleri 1 ve 2.'lik alan Nur Benlioğlu'nun sergisinin açılışını, Narlıdere Belediye Başkanı Abdül Batur yaptı. Narlıdere Belediyesi meclis toplantısı sonrası, Narlıdere Belediyesi meclis üyelerinin de katılım gösterdiği etkinliğe ilgi yoğundu. Nur Benlioğlu açılış öncesi yaptığı kısa konuşmada; resim yapmaya başlamasında en büyük etkenin, Atatürk'ü unutmamak ve unutturmamak olduğuna vurgu yaptı. Kendi yazdığı şiirini okudu. Abdül Batur, Atatürk Devrim ve İlkelerini gençliğe ulaştıracak her türlü etkinliğe destek vermenin görevleri olduğunu, bunu yapmada hiçbir gücün kendilerine engel olamayacağını belirtti. Birleşik Kamu İş'e bağlı Büro İş Sendikası Genel Merkez Yöneticisi Hasan Şenkaya, Narlıdere Belediyesi Meclis Üyesi Meryem Şenkaya, Ulusal Eğitim Derneği İzmir Şubesi Başkanı Osman Gazi Oktay, Öğretmen Dünyası Dergisi Mersin Temsilcisi Müsellim Pesen ve pek çok Atatürkçünün katıldığı etkinlikte 10. Yıl Marşı birlikte söylendi. Ressam Nur Benlioğlu'nun korodan arkadaşları, mutlu gününde onu yalnız bırakmayarak Atatürk'ün sevdiği türküleri seslendirdiler. Verilen kokteylde yapılan koyu sohbet, dostlukları daha da perçinlendi Narlıdere Atatürk Kültür Merkezi'nde 15 gün açık kalacak sergiden, Atatürk'ün birbirinden güzel portrelerini edinmek olası. Haber : Osman Gazi Oktay Fotoğraf: Özkan Sucuoğlu |
Türkiye'de "Gül Isparta"nın yerini bilen var mı? Posted: 03 Nov 2014 01:08 PM PST ADD (Atatürkçü Düşünce Derneği "GÜL ISPARTA" Şubesi) adıyla bir şubenin açılmasına onay vererek, tüzüğünde, dernekler yasasında yeri olmayan bir uygulama gerçekleştirdi. 1995 yılında kurulan, Atatürkçü Düşünce Derneği Isparta Şubesi'nin yasal ve yöntemine göre seçilmiş yöneticileri 2013 yılı şubat ayında, ADD Genel Yönetim Kurulunca hiçbir hukuksal gerekçe gösterilmeksizin, kasıtla görevlerinden alınmışlar, yerlerine ADD üyesi olmayan kişiler atanmıştı. Görevden alınanlar bu hukuksuzluğa karşı yargı yoluna başvurup, kimi davaları da kazanmaları üzerine Atatürkçü Düşünce Derneği Genel Yönetim Kurulu ADD ISPARTA ŞUBESİNİN KAPATILMASI, önerisini 2014 Haziranında toplanan genel kuruluna önermiştir. Öneri Genel Kurulca kabul edilmiş, böylece 1995 yılı başında kurulan ADD Isparta Şubesi 2014 HAZİRANINDA KAPATILMIŞTIR. Kapatılmaya neden olan şube yöneticileri hakkında, dernek iç hukuku gereğince işlem yapılması gerekirken, Türkiye coğrafyasında bulunmayan "Gül Isparta" şubesi yöneticileri olarak atanmış ve ödüllendirilmişlerdir. Şubenin önceki yöneticileri ve şubenin Isparta'da ayakta kalabilmesi için emek ve bedel ödeyen yüzlerce Atatürkçü ise cezalandırılmıştır. Buraya kadar yasalara, dernekler kanununa, ADD Tüzüğüne, mahkeme kararlarına aykırılıklar vardır. Belki bu olabilir bir durumdur. Bundan sonrası daha da şaşırtıcıdır. Kapatılan şubenin, ADD GYK tarafından atanan ve kapatmaya neden olan aynı şube yöneticilerine "Atatürkçü Düşünce Derneği GÜL ISPARTA Şubesi" ni açma yetkisi veriliyor. Türkiye idari yerleşim birimlerinde "GÜL ISPARTA" adında bir il, ilçe, bucak, köy veya mahalle bulunmamaktadır. Türkiye'de bulunmayan bir yerleşim biriminde "dernek şubesi açılması" kararını veren ADD Yöneticileri, yalnızca Isparta'da bir hukuksuzluğa imza atmakla kalmamışlar, kendilerine bu yetkiyi veren ADD Genel Kurulunun iradesini yanlış ve amaçlı bir biçimde kötüye kullanmışlardır. ADD Genel Yönetim Kurulu, G. Denetleme, G. Disiplin Kurulu üyelerinin, ADD Genel Kurul Delegelerinin bu ciddiyetten uzak, hukuksuz işlemi onaylamayacakları umudumuzu korumak istiyoruz. Mahmut Özyürek |
You are subscribed to email updates from Sözcü Haber To stop receiving these emails, you may unsubscribe now. | Email delivery powered by Google |
Google Inc., 1600 Amphitheatre Parkway, Mountain View, CA 94043, United States |
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder