GÜNDEM


More

Sözcü Haber

Unknown on : 26 Mart 2015 Perşembe 0 YORUMLAR
Unknown
ETİKETLER :

Sözcü Haber


Büyük Ortadoğu Projesi Gölgesinde Arap Baharı

Posted: 25 Mar 2015 03:43 PM PDT



Suriye`de "Esad Rejimi - Muhalif Kanat (ÖSO) - Rojova Kürtleri - IŞID militanları" arasında 4 yıldır devam eden iç savaş yakın zamanda bitecek gibi görünmüyor, bölge üzerinde uzun vadeli siyasi ve ekonomik planları olan resmi ve gayrı resmi uluslararası çıkar odaklarının büyük bir iştahla fitilini ateşlediği yangının "başta suriye olmak üzere tüm ortadoğu coğrafyası ve arap yarımadasında" ciddi kırılmalara neden olacağını söylemek için müneccim olmaya gerek yok.

Osmanlı hakimiyeti son bulduktan sonra, yeni peydahlanan başat güç unsurları tarafından şahsı menfaatler doğrultusunda payitahta ait mülk topraklarının pay edilmesinden sonra " masadaki kurt misali Osmanlı İmparatorluğu`nun geride bıraktığı üç kıtaya uzanan geniş yelpazesi üzerinde savaşın galip tarafı olarak kurdukları otoriter mevcudiyetlerini garanti altına alma adına,bölge halkları arasında sadece kendi çıkarlarına hizmet edecek hanedanlıkların "askeri, siyasi, ekonomi ve diplomasi" dahil olmak üzere her alanda doğrudan desteklenmesi ve bu güdümlü, denetimli kontrollü yapay idarelerin, varlıklarını borçlu olduğu meşruiyetlerini temin eden güç odaklarına sadakatte kusur etmedikleri müddetçe "kukla yönetimlere karşı sosyolojik anlamda muhalif olarak ortaya çıkması muhtemel fikir ve düşünce eksenli teşkilatlanmalar ya da siyasi hareketlerin tamamının uluslararası terörize eylemlerle bertaraf edilmesi yöntemiyle bir asırdan beri varlığını devam ettiren bu emperyal yapı "değişen, hızla ilerleyen iletişim çağının imkanları ve çeşitliliği" karşısında farklılaşan, bilgiye hızla ulaşma imkanına sahip elde ettiği tüm verileri kıyaslayan araştıran sorgulayan ve insani melekeler açısından temel hak ve hürriyetler babında "tıpkı diğer muasır yada model olarak gördüğü toplumlarda tecrübe edildiği gibi" daha iyisini talep eden ve kendilerine "dikta rejimlerinin mevcut durum ve düzenlerini kesintisiz olarak sürdürme gayesiyle kamu eliyle cebren dayatılan skolastik sosyo kültürel yaşam tarzını reddeden" halk hareketlerinin ve temel dinamikler açısından yöneten ve yönetilen ayrımının hakkaniyet ve adalet ölçüsünde olmasını talep eden ve bu haklı taleplerini özellikle sanal alemde sosyal platformlar aracılığıyla yüksek sesle dillendirmekten çekinmeyen özgürlük felsefesi ile yol çıkan aktif bireylerin şekillendirdiği ideoloji kültürünün özellikle belli yaş grupları arasında yaygınlaşması ve yoğunlaşmasının neticesi olarak; geçmiş ve geleceklerini ipotek altına alan küresel çıkar ve şer odaklarının mahalli temsilciliğini yürüten sözde siyasal idarelere karşı haklı bir isyan olarak insani duygularla başlayan ve yeniden dirilişin müjdesi olması ümidiyle "arap baharı" ifadesiyle isimlendirilen halk hareketleri temelsiz ve mesnetsiz hevesatlar içinde yine eski yıllardan kalma gayret ve adetlerle mevcut enerjiyi sadece "eski hesapları kapatma ve yarım asırlık suç birlikteliğinin canlı şahitlerini tarihin karanlıklarına gömme" istikametinde kanalize ederek sadece mevcut olanı yakma yıkma ve yok etme metrebesinden sonrası için akıl,mantık ve vicdani muhasebeden yoksun ve hepsinden önemlisi metot ve sistem eksiklikleri giderilmeden sadece "ırak ve libya örneğinde olduğu gibi şahı devirme ve meydanlarda ki heykellerini tarumar etme" çabasına endekslendiğinden dolayı arap baharı olarak addedilen bu yenilenme ve yenileşme hareketleri Ekmelettin İhsanoğlu`nun tabiriyle arap yarımadası diktatröyasının sonbaharı olmaktan öteye geçmedi.

Osmanlı`dan beri mazlumun gözyaşının dinmediği isyan, ihanet, adalet ve çatışmaların bitmediği kıyamete kadar sükûnet ikliminin bekli de hiç uğramayacağı bu kan konan coğrafya üzerinde "mevcut ülkeleri din, inanç, mezhep ve etnik farklılıklar ekseninde yeniden dizayn ederek siyasi kamplaşmalar üzerinden "böl parçala yönet" teorisi ile sömürü düzenlerini yeni nesil figüranlar aracılığı ile tertip ettirme gayesiyle icat edilen BOP projesinin mimarı oğul c.w.bush ile bu fitne projesinin eş başkanı olmakla övünmekten yerinmeyen eski başvekil şimdiki cumhur reisinin el ele vererek fitilini ateşlediği ve tüm yarımadayı etkisi altına alan bu "bahar muştusu ardına gizlenmiş habis planın" ardından meydan Moğol isyancıları tipınde sadece yok etmeye, parçalaya ve öldürmeye programlanmış, kalplari taşlaşmış, kuş kadar beyni olmayan, verilen emirleri yerine getirmekten ve körü körüne sadece ölüme yürümekten gayrı hiç hayati refleks taşımayan damarlarında kan yerine afyon şurubu dolaşan esfel-i safilin mertebesinde insan müsveddesi bır ucube yaratık sürüsü olan IŞİD ve militanlarına kaldı.


Çağın büyük mütefekkirinin Bediüzzaman Said Nursi`nin ifade ettiği üzere "cehalet zaruret ( fakirlik ) ve ihtilaf" hastalığına düçar olmuş Alem-i İslam`ın Ortadoğu haritasında vücud bulmuş devletlerin ehl-i müslim halkları için "kral öldü yaşasın yeni kral" (!)


Malum-u İlam
pembekonak@hotmail.com
http://twitter.com/rasyonelboyut

Biat Etmeyeceğiz!

Posted: 25 Mar 2015 03:32 PM PDT

Ulusal Eğitim Derneği İzmir Şubesi, Konak Belediyesi Türkan Saylan Kültür Merkezi Benal Nevzat Salonu'nda ''Öğretmen Okullarının Önemi'' konulu paneli sundu.

Refik Uğur, arka fon ve ezgilerini Zühtü Turgut'un sazıyla çalıp söylediği, Mithat Karagenç'in neyle eşlik ettiği, Nazım Hikmet'in Şeyh Bedreddin Destanı'nı seslendirdi.

Konuşmacıları Köy Enstitülü Eğitimci Rıza Yetim, Eğitimci Ali Kaya olan paneli Ulusal Eğitim Derneği İzmir Şubesi Başkanı Osman Gazi Oktay yönetti.

İlk sözü alan Rıza yetim, köy enstitülerinin düşünen, yargılayan ve üretken insan tipini yetiştirdiğini, mezunlarının öğretmenliği ders anlatmak olarak algılamadığını, köy enstitülü öğretmenin, öğrencilerinin her türlü sorunuyla ilgilenerek ailesine, topluma ve ülkesine yararlı bireyler olarak yetişmesi için her türlü fedakarlıkta bulunduğunu, bununla da yetinmeyerek, halkını aydınlatmak için çırpındığını açıkladı.
Ali Kaya konuşmasına, ülkemizde, öğretmenlerin yoksulluk sınırı altında bir ücretle çalıştırıldığını, kurulan öğretmen sendikaların toplu sözleşme yetkisi dahi olmadığını, AKP iktidarının yandaşlarını devlet kurumlarına doldurarak, çalışanları devletin değil de hükümetin memuru şekline dönüştürdüğünü belirterek başladı.
Kaya, '' Okullarından mezun olan yüz binlerce öğretmen, ihtiyaç duyulmasına rağmen ekonomik tedbir paketleri nedeniyle atanmamaktadır. Eğitim sistemi ile oynanarak biat edecek bir nesil yaratılmak istenmektedir. Ne kadar zorlasalar da biat etmedik, etmeyeceğiz'' diyerek konuşmasını tamamladı.

Öğretmen okullarının tarihçesi hakkında bilgilendirme yapan Osman Gazi Oktay, '' Eğitim yuvaları ticarethane değildir. Eğitime yapılan yatırımın sonuçları 20-25 yıl sonra alınır. Eğitimcinin eğitimi yeniden ele alınarak, alanında ve mesleğinde yetkin, topluma ve ülkesine karşı sorumluluk duyan eğitimciler yetiştirilmeli. Çocuklarımız ancak bu anlayışla yetişmiş eğitimciler elinde; düşünen, sorgulayan ve üretken bireyler olarak yetişir'' dedi.

Eski TOBAV İzmir Şubesi Başkanı İsmail Bilen, Çağdaş Eğitim Gönüllüleri Derneği Başkanı Yalçın Aktop, Ortaklar Öğretmen Okullular (Adabelenliler) Derneği Başkanı Mustafa Özmen, Ege Üniversitesi Ziraat Fakültesi Öğretim Üyelerinden Prof. Dr. T. Ayhan Çıkın, Eğitim İş Konak Temsilciliği Başkanı Cengiz Oktay, Ressam Gül Diri eğitimin sorunları hakkında görüşlerini açıkladılar. Sorulan soruları konuşmacılar yanıtladı.

Çağdaş Görmeyenler Derneği Kurucu Genel Başkanı Celil Urhan, Çankaya Mahallesi Kültür ve Dayanışma Derneği Başkanı Neşe Şermeti, Eski Asim Sen İzmir Şubesi Başkanı Ali Yalçın, CHP Emekliler Komisyonu Üyeleri Mustafa Özbek ve Mehmet Ali Oruncak etkinlikteydi.

Özgür Uğur'un hazırladığı Şeyh Bedreddin'i tanıtan görsel sunum'un ardından Refik Uğur, dünyada sayılı 5 destandan biri olan Nazım'ın '' Şeyh Bedreddin Destanı'nın ortaya çıkışı hakkında bilgilendirme yaptı.

Yaklaşık 1 saat süren ve izleyenleri hem duygulandırıp hem coşturan destanın sunumu sonrası, katılımcıların bazıları etkinliğe emek sunanlarla birlikte fotoğraf çektirdi.






Haber ve fotoğraf : Özkan SUCUOĞLU

'BMV' elektrikli otomobil satışında rekor

Posted: 25 Mar 2015 03:00 AM PDT



Yaklaşık 190 bin Euro'luk elektrikliye yoğun talep!

Borusan Otomotiv çatısı altında BMW, BMW i, MINI, Land Rover, Jaguar markalarının ve BMW markalı motosikletlerin satış ve satış sonrası hizmetlerini Türkiye çapında başarıyla sürdüren Borusan Oto, 6 ay gibi kısa bir sürede gerçekleştirdiği elektrikli otomobil satışıyla tüm dikkatleri üzerine çekiyor. Borusan Oto, sadece İstanbul-Ataşehir'de yer alan showroomunda satışını gerçekleştirdiği BMW i markasıyla Şubat ayı sonu itibariyle 76 adetlik toplam satışa ulaştı. 2014 yılını BMW i3 ve i8 modelleriyle 45 adetlik bir satışla tamamladıklarını belirten Borusan Oto Genel Müdürü Uğur Sakarya, "Sadece Şubat ayında 187 bin Euro'luk başlangıç fiyatına sahip 18 adet daha BMW i8 modelini yeni müşterilerine teslim ettik. Hem elektrikli hem benzinli turbo motora sahip spor otomobillerin geleceğini şimdiden ortaya koyan bu özel tasarımlı modelimize çok yoğun ilgi var" açıklamasını yaptı.

Uğur Sakarya, şimdilik sadece Borusan Oto Ataşehir'de satılmaya devam eden BMW i markasının, 2015 yılının ikinci çeyreğinde İstanbul'da Borusan Oto Avcılar, Borusan Oto İstinye ve Ankara'da ise Borusan Oto Balgat olmak üzere diğer merkezlerinde de satışa sunulacağını belirtti. Borusan Oto, 2015 yılı içinde BMW i3 ve BMW i8 modellerinden oluşan mevcut elektrikli otomobil yelpazesiyle yaklaşık 150 adetin üzerinde satış gerçekleştirmeyi amaçlıyor.

"Doğuştan Elektrikli" sloganıyla tüm dünyada ses getiren ve BMW Grubu'nun tamamen yeni geliştirilen model yelpazesinden oluşan elektrikli araç markası BMW i model ailesinin geçtiğimiz Eylül ayı itibariyle kademeli olarak Türkiye'de satışa sunulmasından bu yana geçen 6 aylık sürede satışları 76 adete ulaştı. Halen sadece Borusan Oto'nun İstanbul-Ataşehir'de yer alan merkezinde satışı gerçekleştirilen BMW i markası, özellikle sıra dışı tasarımı ve sürüş özellikleriyle beğeni kazanan hem elektrikli hem de benzinle motora sahip i8 modeliyle yoğun talep görüyor. 2014 yılını toplam 45 adetlik BMW i3 ve BMW i8 modeliyle tamamladıklarını belirten Borusan Oto Genel Müdürü Uğur Sakarya, " Yeni yılla birlikte elektrikli modellerimizde adeta voltajı yükselttik. Ocak ve Şubat ayında toplam 31 adet BMW i markalı model teslimatı gerçekleştirdik. Özellikle şubat ayında BMW i8 ile ilgili sıra dışı bir performansa imza atarak 18 adet BMW i8'i sahiplerine teslim ettik. 187 bin Euro'luk başlangıç fiyatına sahip BMW i8'e çok yoğun bir talep var. Lüks spor otomobilde farklı ve sıra dışı arayışlar içinde olan otomobil severlerin ilk tercihi elektrikli BMW i8 oluyor" açıklamasını yaptı.

Hiç yorum yok: