Posted on :
29 Ekim 2013 Salı
[0] comments Label:
abdullah öcalan,
Cemil Bayık,
çözüm süreci,
imralı tehdit,
KCK Yürütme Konseyi Eş Başkanı cemil bayık,
manşet
Cemil Bayık: Şartlarımız Yerine Getirilmezse...
BDP'nin üslup konusundaki uyarılarına rağmen, PKK'dan çözüm sürecini tehdit eden ifadeler geliyor.
KCK Yürütme Konseyi Eşbaşkanı Cemil Bayık, çözüm sürecinin devam etmesi için üç şartı açıkladı.
Bayık, Abdullah Öcalan’ın şartlarının değişmesi, yasal değişiklik yapılması ve müzakerelere üçüncü tarafın eklenmesi koşuluyla sürecin devam edebileceğini söyledi.
Bayık, İmralı’ya giden BDP heyetine dönük müdahalelere de tepki gösterdi. Sürecin devamı için eşit koşullar oluşturulması gerektiğinin altını çizen Bayık, müzakere sürecine geçilebilmesi için de şartları sıraladı.
Bayık’ın değerlendirmeleri şöyle:
“Öcalan'a karşı tutumlarından en ufak bir değişiklik olmadı. Mesela BDP heyeti üç kişiyle başladı, iki kişiye indi. Sürekli heyetler değiştirildi. Önce Ahmet Türk heyetten çıkartıldı. Sürekli heyette değişiklikler yapıldı. Sırrı Süreyya Önder heyetten çıkartıldı. Şimdi de Selahattin Demirtaş BDP Eşbaşkanı olarak heyetten çıkartıldı. Bunlar neden çıkartıldı? Bazı eleştiriler yaptıkları için. Dünyanın neresinde görülmüştür bir sorunu çözmek isteyenin karşı heyeti de kendileri oluşturmuş? Bu, yapılanları ciddiye almamaktır. Heyeti yok saymaktır. Hem kendi heyetini belirliyor, hem karşı tarafın heyetini kendisi belirleyecek. Bu eşitliğe aykırıdır.
Neden karşı tarafa doğru düzgün, ne yapmak istedikleri ile ilgili bilgi vermiyorlar, yol haritalarını ortaya koymuyorlar? Akil insanları kendileri oluşturdular. Kendilerinin oluşturduğu bu insanlar emek harcadılar. Rapor hazırladılar, raporlar sundular. Erdoğan rapor aldıktan sonra yol haritalarını açıklayacaklarını söyledi. Rapor aldı ama yol haritalarını açıklamadılar. Bütün bunlar neden yapılıyor? Çünkü sorunu çözme amaçları yok. Öcalan'ın yanına giden heyeti değiştiriyorlar. Bir taraftan devlet bütün heyetiyle oturtup tartışıyor, diğer taraftan tek başına Önder Apo. Hiçbir eşit şart yok.
Bu sorun çözülmek isteniyorsa eşit koşulların yaratılması gerekiyor. Ve üçüncü tarafın gözetiminde oluşturulmalı. Ne üçüncü tarafa izin veriliyor. Ne de Öcalan'ın koşullarında bir değişiklik oluyor. Bir ağır mahkum muamelesiyle sorun güya çözülmek isteniyor. Bu saygısızlıktır. Kürtler onurludur. Kürtler onursuzluğu kabul etmez. Bu tutumlarından vazgeçmeleri gerekiyor. Vazgeçmezlerse müzakere sürecine geçilemez. Müzakere sürecine geçilmesi için; Öcalan'ın şartları değiştirilmeli, yasalarda değişiklik yapmalı ve üçüncü tarafın gözetiminde görüşmeler ve müzakerelerin yapılması gerekiyor.
Bunlar kabul edilirse o zaman süreç tekrar başlayabilir. Müzakereler tekrar geliştirilebilir. Eğer bunlar kabul edilmezse süreç AKP tarafından bitirilmiştir. Süreç devam ediyor gibi sözler seçim yatırımıdır. propaganda amaçlıdır.”
Bayık son olarak şunları belirtti: “PKK en güçlü dönemini yaşıyor. Artık kimse Kürtleri kandıramaz. Öcalan'ın şartlarını değiştirecekler, yasal değişiklikler yapacaklar ve üçüncü tarafından gözetiminde müzakerelerin yapılmasını kabul edecekler. Aksi taktirde süreç bitmiştir. Bize dayatılan savaştır.
KCK Yürütme Konseyi Eşbaşkanı Cemil Bayık, çözüm sürecinin devam etmesi için üç şartı açıkladı.
Bayık, Abdullah Öcalan’ın şartlarının değişmesi, yasal değişiklik yapılması ve müzakerelere üçüncü tarafın eklenmesi koşuluyla sürecin devam edebileceğini söyledi.
Bayık, İmralı’ya giden BDP heyetine dönük müdahalelere de tepki gösterdi. Sürecin devamı için eşit koşullar oluşturulması gerektiğinin altını çizen Bayık, müzakere sürecine geçilebilmesi için de şartları sıraladı.
Bayık’ın değerlendirmeleri şöyle:
“Öcalan'a karşı tutumlarından en ufak bir değişiklik olmadı. Mesela BDP heyeti üç kişiyle başladı, iki kişiye indi. Sürekli heyetler değiştirildi. Önce Ahmet Türk heyetten çıkartıldı. Sürekli heyette değişiklikler yapıldı. Sırrı Süreyya Önder heyetten çıkartıldı. Şimdi de Selahattin Demirtaş BDP Eşbaşkanı olarak heyetten çıkartıldı. Bunlar neden çıkartıldı? Bazı eleştiriler yaptıkları için. Dünyanın neresinde görülmüştür bir sorunu çözmek isteyenin karşı heyeti de kendileri oluşturmuş? Bu, yapılanları ciddiye almamaktır. Heyeti yok saymaktır. Hem kendi heyetini belirliyor, hem karşı tarafın heyetini kendisi belirleyecek. Bu eşitliğe aykırıdır.
Neden karşı tarafa doğru düzgün, ne yapmak istedikleri ile ilgili bilgi vermiyorlar, yol haritalarını ortaya koymuyorlar? Akil insanları kendileri oluşturdular. Kendilerinin oluşturduğu bu insanlar emek harcadılar. Rapor hazırladılar, raporlar sundular. Erdoğan rapor aldıktan sonra yol haritalarını açıklayacaklarını söyledi. Rapor aldı ama yol haritalarını açıklamadılar. Bütün bunlar neden yapılıyor? Çünkü sorunu çözme amaçları yok. Öcalan'ın yanına giden heyeti değiştiriyorlar. Bir taraftan devlet bütün heyetiyle oturtup tartışıyor, diğer taraftan tek başına Önder Apo. Hiçbir eşit şart yok.
Bu sorun çözülmek isteniyorsa eşit koşulların yaratılması gerekiyor. Ve üçüncü tarafın gözetiminde oluşturulmalı. Ne üçüncü tarafa izin veriliyor. Ne de Öcalan'ın koşullarında bir değişiklik oluyor. Bir ağır mahkum muamelesiyle sorun güya çözülmek isteniyor. Bu saygısızlıktır. Kürtler onurludur. Kürtler onursuzluğu kabul etmez. Bu tutumlarından vazgeçmeleri gerekiyor. Vazgeçmezlerse müzakere sürecine geçilemez. Müzakere sürecine geçilmesi için; Öcalan'ın şartları değiştirilmeli, yasalarda değişiklik yapmalı ve üçüncü tarafın gözetiminde görüşmeler ve müzakerelerin yapılması gerekiyor.
Bunlar kabul edilirse o zaman süreç tekrar başlayabilir. Müzakereler tekrar geliştirilebilir. Eğer bunlar kabul edilmezse süreç AKP tarafından bitirilmiştir. Süreç devam ediyor gibi sözler seçim yatırımıdır. propaganda amaçlıdır.”
Bayık son olarak şunları belirtti: “PKK en güçlü dönemini yaşıyor. Artık kimse Kürtleri kandıramaz. Öcalan'ın şartlarını değiştirecekler, yasal değişiklikler yapacaklar ve üçüncü tarafından gözetiminde müzakerelerin yapılmasını kabul edecekler. Aksi taktirde süreç bitmiştir. Bize dayatılan savaştır.