Haberi alıp olay yerine giden yakınları, olayın kaza değil, cinayet olduğu iddiasında bulundu.
Iğdır'ın Suveren Köyü mevkisinde hayvan otlatan çobanlar, içerisinde bir erkek cesedi olan otomobili görünce jandarmaya bilgi verdi. İhbar üzerine bölgeye giden jandarma ekipleri otomobilde inceleme yaptı. Yapılan inceleme sonunda çürümeye yüz tutmuş cesedin Özan Uçar'a ait olduğunu belirledi. Daha sonra Uçar ailesine olay bildirildi. Gürbulak Sınır Kapısı'nda özel olarak araç takip işleri yaptığı öğrenilen evli ve bir çocuk babası 26 yaşındaki Özkan Uçar'ın yakınları gördükleri manzara karşısında sinir krizleri geçirdi. Uçar'ın kaza yapmadığını iddia eden yakınları, 'Rampa yukarı çıkan otomobil 30 metrelik geniş yolda nasıl olur da karşı şeride geçip uçuruma yuvarlansın. Kaza süsü verilmiş olabilir" dediler. Olay yerine gelen Iğdır Cumhuriyet Savcısının yaptığı incelemenin ardından ceset otomobilden çıkartılarak Trabzon Adli Tıp kurumu morguna gönderildi.
Öte yandan Iğdır'dan Ağrı'nın Doğubayazıt ilçesine giden 76 AP 440 plakalı otomobilin sürücünün direksiyon hakimiyetini kaybetmesi sonucu kayalıkların bulunduğu uçuruma yuvarlandığı sanılıyor. Sürücü Özcan Uçar'a ulaşamayan ailesi aynı gün jandarma ve polise bilgi verip kayıp başvurusunda bulunmuştu.
Iğdır'ın Suveren Köyü mevkisinde hayvan otlatan çobanlar, içerisinde bir erkek cesedi olan otomobili görünce jandarmaya bilgi verdi. İhbar üzerine bölgeye giden jandarma ekipleri otomobilde inceleme yaptı. Yapılan inceleme sonunda çürümeye yüz tutmuş cesedin Özan Uçar'a ait olduğunu belirledi. Daha sonra Uçar ailesine olay bildirildi. Gürbulak Sınır Kapısı'nda özel olarak araç takip işleri yaptığı öğrenilen evli ve bir çocuk babası 26 yaşındaki Özkan Uçar'ın yakınları gördükleri manzara karşısında sinir krizleri geçirdi. Uçar'ın kaza yapmadığını iddia eden yakınları, 'Rampa yukarı çıkan otomobil 30 metrelik geniş yolda nasıl olur da karşı şeride geçip uçuruma yuvarlansın. Kaza süsü verilmiş olabilir" dediler. Olay yerine gelen Iğdır Cumhuriyet Savcısının yaptığı incelemenin ardından ceset otomobilden çıkartılarak Trabzon Adli Tıp kurumu morguna gönderildi.
Öte yandan Iğdır'dan Ağrı'nın Doğubayazıt ilçesine giden 76 AP 440 plakalı otomobilin sürücünün direksiyon hakimiyetini kaybetmesi sonucu kayalıkların bulunduğu uçuruma yuvarlandığı sanılıyor. Sürücü Özcan Uçar'a ulaşamayan ailesi aynı gün jandarma ve polise bilgi verip kayıp başvurusunda bulunmuştu.
Suat DENİZ/ IĞDIR, (DHA)
Mehmet Ali Ağca'nın, geçtiğimiz gün yakalanan Erhan Tuncel'le Dink cinayetini konuştukları ortaya çıktı.
Hrant Dink cinayetinden suçlu bulunan ve mahkemece aranan Erhan Tuncel’in 36 gündür Kumburgaz’da saklandığı belirlendi. Tuncel’in burada Elazığlıların sahibi olduğu bir kafede Papa suikastı ve eski Milliyet Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Abdi İpekçi’yi öldürmekten yargılanan Mehmet Ali Ağca ile tanıştığı da ortaya çıktı.
Radikal’in haberine göre Ağca, Tuncel ile tanıştıklarını doğrulayarak, neler konuştuklarını anlattı. Ağca, “Erhan’a anlat şu cinayet olayını dedim. Kendisi devlete iyilik yaptığını, böyle bir cinayet işlenecek diye polise ihbarda bulunduğunu söyledi” dedi. Ağca, Tuncel’in çaresiz durumda olduğunu, Kurburgaz’dan bile günlerdir kaçamadığını savunarak şöyle dedi: “Kumar işi yapan bir akrabası ayda 3-4 bin lira harçlık veriyor. Onunla geçimini sağlıyor.”
HARÇLIK VERİYORLARDI
Dün Hürriyet gazetesinin manşetinde yer alan Toygun Atilla ve Eyüp Serbest’in haberinde Erhan Tuncel’in, Kumburgaz’da kaldığı ve Ağca ile burada görüştüğü belirtilmişti.
Radikal, Tuncel ile görüşen Ağca’ya ulaştı. Ağca, Tuncel’le nasıl tanıştığını ve neler konuştuğunu anlattı:
“Ramazan Bayramı’na yakın ağustos ayında Kumburgaz’da Elazığlıların kafesinde tamamen tesadüfen tanıştım. Biraz konuştuk, ‘Size hayranım’ dedi. Ben dünya çapında bir hareket yürüttüm. Hayran olması doğal, ne var bunda. Tuncel’in yanında ulusal basında çalışan ismini söyleyemeyeceğim bir gazeteci vardı. MHP ’li Enver Altaylı ile ilgili bir kitap yazmaya çalışıyorlardı. Çay, kahve içtik.
Ben ‘Anlat şu Hrant olayını, neler oldu’ dedim. Erhan Tuncel, ‘Benim hiçbir sorumluluğum yok. Bir plan duydum polise bildirdim. Kesinlikle masumum’ dedi. Savcı, hâkim değilim. Ben de masum olduğuna inandım ve sonuna kadar masum olduğunu savunuyorum.
Bu adam devlete bir iyilik yapmış. ‘Hrant Dink vurulacak tedbir alın’ demiş. Hangi ülkede cinayeti ihbar edeni katil diye tutuklarlar.” Tuncel’in mahkemeye emlakçılık yaptığını söylediğini ve gelirini ayda 15 bin lira olarak beyan ettiğini hatırlattığımız Ağca, bunu doğralamadı. Ağca, “Erhan Tuncel çaresiz durumda. Aylardır Kumburgaz’da, oradan bile kaçamamış. Emlakçılık falan yaptığını duymadım. Kumar oynatan bir akrabası var. O akrabası ayda 40-50 bin rahat kazanıyor. Erhan’a da akrabalık bağından sahip çıkmış ayda 3 bin- 4 bin harçlık veriyor” dedi.
Mehmet Ali Ağca uzun yıllar tutukluluk yıllarından sonra her gün iki saat koştuğunu, spor yaparak kendine iyi baktığını, 3 dil bilmesine rağmen iş bulamadığını da anlattı. “Başkaları gibi ayakçılık yapmıyorum. O yüzden cebimde 2 bin dolar bile yok” diyen Ağca, Batı için basit bir roman yazdığını, ondan gelen parayla geçindiğini iddia etti. Ağca, “Bazen de arkadaşların arsalarına müşteri bulup oradan para kazanıyorum. Ben Marks gibi devrimciyim, başka dünyanın insanıyım. O yüzden düşman benim” diye konuştu.
TUNCEL 'HOME OFİS' EMLAKÇIYDI
Erhan Tuncel, mahkemeye verdiği ifadesinde ayda 15 bin lira kazandığını söyledi. Ancak Tuncel’in bu kadar yüksek meblağda para kazandığını beyan etmesi soru işareti yarattı. Radikal, Tuncel’in avukatına ulaşarak emlak işinin detaylarını öğrendi. Avukat Erdoğan Soruklu’nun verdiği bilgiye göre, Tuncel, Bakırköy ve Büyükçekmece gibi ilçelerde arsa alım satım işleriyle uğraşıyor. Sabit bir mekânı ve yeri yok.
Home ofis tarzı çalışıyor. Soruklu, “Kira parasını da kendi ödüyor. Ticaretle uğraştığı için kendi geliri iyi” şeklinde bilgi verdi. İsmini vermek istemeyen bir emlak uzmanı ise kısa bir süre içinde aylık 15 bin lira kazanmanın zorluğuna dikkat çekerek, “Bu kadar kazanan birinin en az 5 yıl deneyime sahip olması şart.” dedi.
Radikal’in haberine göre Ağca, Tuncel ile tanıştıklarını doğrulayarak, neler konuştuklarını anlattı. Ağca, “Erhan’a anlat şu cinayet olayını dedim. Kendisi devlete iyilik yaptığını, böyle bir cinayet işlenecek diye polise ihbarda bulunduğunu söyledi” dedi. Ağca, Tuncel’in çaresiz durumda olduğunu, Kurburgaz’dan bile günlerdir kaçamadığını savunarak şöyle dedi: “Kumar işi yapan bir akrabası ayda 3-4 bin lira harçlık veriyor. Onunla geçimini sağlıyor.”
HARÇLIK VERİYORLARDI
Dün Hürriyet gazetesinin manşetinde yer alan Toygun Atilla ve Eyüp Serbest’in haberinde Erhan Tuncel’in, Kumburgaz’da kaldığı ve Ağca ile burada görüştüğü belirtilmişti.
Radikal, Tuncel ile görüşen Ağca’ya ulaştı. Ağca, Tuncel’le nasıl tanıştığını ve neler konuştuğunu anlattı:
“Ramazan Bayramı’na yakın ağustos ayında Kumburgaz’da Elazığlıların kafesinde tamamen tesadüfen tanıştım. Biraz konuştuk, ‘Size hayranım’ dedi. Ben dünya çapında bir hareket yürüttüm. Hayran olması doğal, ne var bunda. Tuncel’in yanında ulusal basında çalışan ismini söyleyemeyeceğim bir gazeteci vardı. MHP ’li Enver Altaylı ile ilgili bir kitap yazmaya çalışıyorlardı. Çay, kahve içtik.
Ben ‘Anlat şu Hrant olayını, neler oldu’ dedim. Erhan Tuncel, ‘Benim hiçbir sorumluluğum yok. Bir plan duydum polise bildirdim. Kesinlikle masumum’ dedi. Savcı, hâkim değilim. Ben de masum olduğuna inandım ve sonuna kadar masum olduğunu savunuyorum.
Bu adam devlete bir iyilik yapmış. ‘Hrant Dink vurulacak tedbir alın’ demiş. Hangi ülkede cinayeti ihbar edeni katil diye tutuklarlar.” Tuncel’in mahkemeye emlakçılık yaptığını söylediğini ve gelirini ayda 15 bin lira olarak beyan ettiğini hatırlattığımız Ağca, bunu doğralamadı. Ağca, “Erhan Tuncel çaresiz durumda. Aylardır Kumburgaz’da, oradan bile kaçamamış. Emlakçılık falan yaptığını duymadım. Kumar oynatan bir akrabası var. O akrabası ayda 40-50 bin rahat kazanıyor. Erhan’a da akrabalık bağından sahip çıkmış ayda 3 bin- 4 bin harçlık veriyor” dedi.
Mehmet Ali Ağca uzun yıllar tutukluluk yıllarından sonra her gün iki saat koştuğunu, spor yaparak kendine iyi baktığını, 3 dil bilmesine rağmen iş bulamadığını da anlattı. “Başkaları gibi ayakçılık yapmıyorum. O yüzden cebimde 2 bin dolar bile yok” diyen Ağca, Batı için basit bir roman yazdığını, ondan gelen parayla geçindiğini iddia etti. Ağca, “Bazen de arkadaşların arsalarına müşteri bulup oradan para kazanıyorum. Ben Marks gibi devrimciyim, başka dünyanın insanıyım. O yüzden düşman benim” diye konuştu.
TUNCEL 'HOME OFİS' EMLAKÇIYDI
Erhan Tuncel, mahkemeye verdiği ifadesinde ayda 15 bin lira kazandığını söyledi. Ancak Tuncel’in bu kadar yüksek meblağda para kazandığını beyan etmesi soru işareti yarattı. Radikal, Tuncel’in avukatına ulaşarak emlak işinin detaylarını öğrendi. Avukat Erdoğan Soruklu’nun verdiği bilgiye göre, Tuncel, Bakırköy ve Büyükçekmece gibi ilçelerde arsa alım satım işleriyle uğraşıyor. Sabit bir mekânı ve yeri yok.
Home ofis tarzı çalışıyor. Soruklu, “Kira parasını da kendi ödüyor. Ticaretle uğraştığı için kendi geliri iyi” şeklinde bilgi verdi. İsmini vermek istemeyen bir emlak uzmanı ise kısa bir süre içinde aylık 15 bin lira kazanmanın zorluğuna dikkat çekerek, “Bu kadar kazanan birinin en az 5 yıl deneyime sahip olması şart.” dedi.
